Gökçe Brülör A.Ş ve Han Enerji A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı H. Ahmet İLHAN, herhangi bir doğalgaz krizinde; binaların, endüstriyel tesislerin ve kamu binalarının ısınma ve ısıtma ihtiyacını kesintisiz olarak sağlayabilecek önerilerde bulundu.
58 yıllık geçmişi ile Türk sanayinde öncü ve köklü bir konuma sahip olan Gökçe Brülör’ün hisselerini satın alarak, sektörde dikkat çekici bir çıkış yapan Gökçe Brülör A.Ş ve Han Enerji A,Ş. Yönetim Kurulu Başkanı H. Ahmet İLHAN, Rusya – Ukrayna savaşıyla birlikte daha fazla gündeme gelen doğalgaz tedariki ile ilgili kriz endişelerine karşı dikkat çeken önerilerde bulundu.
Ülke olarak ısınma ve ısıtmada doğalgaza bağımlılığın doğurduğu stratejik risklere karşı “Çift Yakıtlı Brülör Sistemleri”nin basit etkili ve uygun maliyetli bir çözüm olabileceğini savunan Ahmet İlhan: “Ülkemizde bireysel ısıtma sistemlerinde kombi; merkezi ısıtma sistemlerinde ise (doğalgaz dışında yakıt seçeneği olmayan) premiks brülörlü yakma sistemleri yaygın olarak kullanılıyor. Bu teknolojiler ile kurulan kazan dairelerinde doğal gaz dışında bir yakıt yakılamıyor. Binaların kazan daireleri de mimari açıdan ikinci bir yakıt kullanmaya müsaade eden kazanların kurulumu için elverişli değil. Bu durum Türkiye’nin enerjide bağımsızlık mücadelesine uygun değil. Maalesef kamu yatırımları ve kamu binaları da bu anlayışla inşa ediliyor. Yapılardaki bu uygunsuz durum, ülkemizin doğalgaza bağımlı hale gelmesine neden oluyor. Binalarımızda artık soba bacası da pek yapılmadığı için muhtemel doğalgaz kesintisi durumunda halkımızın ısıtma için hiçbir alternatifi bulunmuyor” dedi.
Türkiye elektrik şebekesinin ısınmada ani ve kitlesel bir tüketimi karşılayamayacağını, üstelik elektrik üretiminde de doğalgaza bağımlı bir ülke olduğunu vurgulayan Ahmet İlhan, sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemizde doğal gaz tedarikinin kesilmesi durumunda, elektrik arzı sorunu yaşanacağı da açıktır. Bu nedenle ısınmada elektrik alternatifine de pek güvenemeyiz. Böylesi olumsuz bir senaryoda; halkımız soğuklarla baş başa kalacak, işletmelerimiz ve sanayi tesislerimiz hem ısıtma hem de üretimden kaynaklı sorunlar yaşayacaktır. Ülkemizin doğal gaza olan bağımlılığının getireceği riskleri öngörmek, alınacak tedbirler için önerilerde bulunmak biz sanayicilerin öncelikli görevleri arasında yer alıyor.
Yakın zaman önce Türkiye’nin doğal gaz tedarikinde yüzde 11 paya sahip olan İran’ın doğal gazı kesmesi nedeniyle sanayi tesislerimizi durdurmak zorunda kaldık. Bu tecrübeden ders çıkarmak zaruridir; çünkü, doğal gaz kesintisi, politik sebepler dışında; teknik, mali, terör ve sabotaj gibi nedenlerden dolayı da olabilir” diye konuştu.
“Yıllık milyarlarca dolarlık milli kazanç elde etmek mümkün”
“Olası bir doğal gaz kesintisi krizinde; halkımızın, kamu binalarımızın, işletme ve imalathanelerimizin, ısı ihtiyacını sağlayabilecek tedbirleri bir an önce almak zorundayız” diyen Ahmet İlhan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tedbir almamak, ülkemiz açısından büyük riskler oluşturabilir. Ancak “çift yakıtlı brülör sistemleri” ile ısıtmada doğal gaz kullanımını alternatifli hale getirmeyi başarmamız halinde; risklerden korunabilir ve hatta doğal gaz arz eden taraflar ile pazarlık imkânı ile yıllık milyarlarca dolarlık milli kazanç sağlamak mümkün olabilir” dedi.
“Kazan daireleri, “çift yakıtlı” hale getirilmeli”
Sadece ülkemizde değil, enerji kaynaklarını ve tedarik imkânlarını yeterince çeşitlemeyen ve alternatifler geliştirmeyen tüm ülkelerin üzerinde çalıştığı “enerjide bağımlılık sorunu”nun ve olası risklerinin altını çizen H. Ahmet İlhan, çözüm önerilerini ise şu şekilde sıraladı:
Muhtemel doğalgaz kesintisi için bir kriz senaryomuz olmalı ve yapılarımız buna göre projelendirilerek, inşa edilmelidir. Tüm kazan daireleri olmasa bile bazı kriterler ile tanımlanan yapıların kazan daireleri, “çift yakıtlı” hale getirilmelidir. Bu önlemler olası bir doğal gaz krizinde, en azından; kamu binalarının, kritik tesislerin ısınmasını sağlayacak bir çözüm olacak. Bu çözüm, kamu kurumlarının ayakta kalarak, krizi yönetebilmelerine de olanak sağlayacaktır.
Önlemleri hayata geçirmek; küçük bir yasal düzenleme ve son derece uygun bir maliyetle mümkün. Zira hem doğal gazla hem de fuel-oil ile çalışan brülör teknolojisi, ülkemizde yerli firmalarımız tarafından üretilmektedir. Bu tedbirin toplam İnşaat maliyeti içindeki payı belki binde bir oranını geçmeyecektir. Ancak, getirileri dikkate alındığında; binalar ve endüstriyel tesisler için oldukça fizibıl bir yatırım olacaktır.
Dolayısıyla olası bir krizde bu teknolojinin sağlayabileceği avantaj konusunda kamuoyu aydınlatılmalıdır.
İkinci yakıt kullanımına uygun brülör ve ısıtma sistemlerinin kullanımı teşvik edilmeli, buna dönük politikalar ve kanuni alt yapı ivedilikle gündeme alınmalıdır.
Ülkemiz bunu yapabilecek teknolojiye ve operasyonel güce sahiptir.
“Motorin ve fuel oil, doğalgazın alternatifi olamayabilir; ancak kaosun çözümü olabilir”
“Motorin ve fuel oil, doğalgazın alternatifi olmayabilir ;ancak kaosun çözümü olabilir” diyen Ahmet İlhan, şunları kaydetti: “Bizler, motorin ve fuel-oili yakmanın zorluklarının ve mahsurlarının farkındayız ;ancak bu alternatiflerle tehditleri, fırsata dönüştürmek mümkün.
Enerji sektöründe üretim yapan bir kuruluş olarak, bu konunun uygulanmasına yönelik önerilerimizi ve sektörel bilgi birikimlerimizi ilgili tüm kamu kuruluşları ve ilgili sivil toplum kuruluşları ile paylaşmaya hazırız. Gökçe Brülör olarak bu konuya eğilmeyi, bir sosyal sorumluluk olarak görüyoruz” dedi.
Gökçe Brülör’ü satın aldıktan sonraki gelişmelere de kısaca değinen H. Ahmet İlhan: “Şirkette güçlü bir sinerji yakalayarak, planladığımız atılımları hayata geçirmeye başladık. Hedefimiz; AR-GE’den üretime, satıştan satış sonrası hizmetlere kadar tüm süreçlerde yüksek müşteri memnuniyeti sağlamak” şeklinde konuştu.
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.