Muhtarlar aracılığıyla yapılan gayrimenkul satışları geçerli midir?

Posta Gazetesi köşe yazarı Tamer Heper’e gelen soruda, babasının tarla aldığını, şu an intikalin yapıldığını, 15 hissedar olduğunu belirten okuyucu, hissedarların satış yapmak istediklerini söyledi ve mahkemeye başvurdukları takdirde sonucun ne olacağını sordu.

Posta Gazetesi köşe yazarı Tamer Heper’e gelen soruda, muhtar ve azaların nezaretinde babasının tarla aldığını, intikal işlemi olmadığından üzerine alamadığını belirtti. Babasının ve tarlayı satın aldıkları kişinin vefat ettiğini aktaran okuyucu, şu an intikal işleminin yapıldığını; 15 hissedar olduğunu söyledi. Satın aldıkları kişinin tarlayı kendilerine sattıklarını ve parayı aldıklarını söylediklerini belirten okuyucu, geriye kalan 10 hissedarın ‘tapu üzerimize, eski satış bizi ilgilendirmez satış yapacağız’ dediğini aktardı. Okuyucu, mahkemeye vermeleri durumunda sonucun ne olacağını sordu. İşte Tamer Heper’in yanıtı…

Okuyucunun sorusu detaylı inceleme gerektirmekte. Bu durumda birinci husus; satılan arazi 2002’de alınmış. Bu yerde 2002’de kadastro çalışması yapılmışsa bu satış geçerli olmaz. Eğer henüz kadastro çalışması olmadıysa bu atış geçerlidir. Zira halk arasında buna ‘muhtar senedi’ ismi verilir. Muhtarın imzasının olması da koşul değil. Kadastro geçmemiş yerlerin satışında iki taraf arasında gerçekleştirilen bu tür yazılı sözleşmeler geçerlidir.  İkinci husus; bu belge mektup ekinde yollanmış ancak belge metninde hangi arazinin satışa konu olduğu belirtilmemiş. Belge geçerli bile olsa neresi satın alındığı net değil. Kurulan cümle şu; ‘rızai taksimde bana düşen … metrekare tarlayı sattım’. Peki nerenin satışı yapılmış? Bu bir ihtilaf konusu yapılacak.

Üçüncü husus; yine mektupta okuyucu ‘şu an intikal işlemleri yapıldı’ demiş. Bunda kastedilen nedir? Vefat eden babaya ait veraset işlemleri mi yoksa satın alınan gayrimenkulün sonradan tapuya tescilinin yapılması mı? Buna açıklık getirilmeli. Mesela devir yapmak istemeyen 10 hissedar tapunun üzerlerinde olduğunu iddia ediyor. Yani anlaşılan o ki okuyucu tapu tescilinde hissedarlar arasında bulunmuyor.

Mahkemeye verdiğinde davayı kazanır mı?

Genel şu söylenebilir ki 2002 yılında kadastro geçmemiş yerlerde bu gibi satış belgeleri geçerli sayılır ancak içerik olarak nerenin satıldığı da belirtilmemiştir. Bu durumda ihtilaflı bir durumdur.