Yakın zamanda dev sosyal medya platformu Facebook ismini Meta şeklinde değiştirdi. Yeni isim, pek çok kişinin internetin geleceği olarak gördüğü metaverse’e bir gönderme niteliğine de sahip.
Metaverse’ün ilerlemesi konusunda pek çok ihtimal ve fırsat bulunuyor. Fakat şimdiki formunda, fiziki dünyadan çok da farklı değil. Metaverse’de de bir konut satın alabiliyor, alışveriş yapabiliyor, konserlere gidebiliyorsunuz. Facebook metaverse’ün yaratıcısı ve alandaki tek oyuncu olmasa da, dijital gerçeklik alanındaki tartışmaların merkezinde bulunuyor.
Gittikçe daha fazla kişi metaverse’ü ciddiye almaya başlarken, bu alana nasıl dahil olabilecekleri konusunda belirsizlikler de mevcut. Metaverse alanında bugün yaşanan en büyük çılgınlık ise emlak piyasasında oldu. Forbes’un haberine göre bu alanda ortaya çıkan sanal dünyaların en popüleri Decentraland olarak belirlendi.
Prensipte sanal emlakların fiyatlandırması, ‘gerçek’ emlakların fiyatlandırmasıyla benzerlik gösteriyor. Bu dijital dünyalarda bulunan belirli miktarda dijital arsalar ve konutlar bulunuyor. Bu emlakların fiyatı da arz ve talep dengesine göre değişiklik gösteriyor. Yakın zamanda Decentraland’de bir emlak 2,5 milyon dolar bedelle satıldı. Bu satış ise Decentraland’in kendi token’ı Mana ile yapıldı.
Peki emlak değeri neden 2,5 milyon dolar şeklinde oldu? Bu sanal arsa, Decentraland’in ‘moda semti’ şeklinde dizayn edilen kentsel bir bölgede konumlanıyor. Bu sebeple de gerçek hayattaki lüks markaların bu ‘semtte’ mağaza açmayı, en azından burada reklam vermeyi hedefleyeceği öngörülüyor.
Bu noktada ise iki soru ön plana çıkıyor. İlk soru sanal emlak yatırımlarıyla kzanaç elde edilip edilemeyeceği. Bu noktadan bakıldığında şu soruya cevap aranması gerekli:
Buradaki kısıtlama teknoloji veya inovasyon değil. Silikon Vadisi’nin diğer bütün projeleri gibi teknolojide ilerlemeler yaşanacağı neredeyse kesin. Bu sebeple sorulması gereken asıl soru metaverse’ün popülerliğinin yükselip yükselemeyeceği. Bu ise zor bir soru.
Büyük şirketler de metaverse’ün getiri sunan bir alan olup olmayacağı konusunda benzer sorular yöneltiyor ve bazı şirketler doğrudan “evet” yanıtını kullanıyor. Kripto para yatırım şirketi Grayscale, metaverse’de bulunan ürün ve hizmetlerin değerinin yakın zamanda 1 trilyon dolara yükselebileceğini aktardı. Fakat elbette sanal emlakların fiziki bir değerinin bulunmadığını ve fiziki bir varlığa endeksli olmadığını da anımsatmak gerekli. Aynı zamanda sanal emlaklar kripto para üzerinden değer kazanıyor. Borsagundemcom tarafıdan aktarılana göre; kripto paraların yüksek volatilitesi sebebiyle bu dijital varlıklarda da volatilite görülme ihtimali fazla.
Bir başka endişe verici konu ise sanal emlak yatırımlarının gelecekte daha yüksek fiyatlardan satılabileceği tahmini. Sanal emlaklar, fiziki emlak yatırımları gibi değil ve içinde yaşamak amacıyla satın alınmıyor. Sanal emlakları değerlendiren tek şey dijital dünyanın popülerliği. Buna ek olarak, pek çok yazılımcı metaverse alanını tercih ediyor.
Bu sebeple de metaverse alanında pek çok farklı ‘bölüm’ meydana geliyor ve gelecekte yatırımcıların seçebileceği birden fazla sanal evren oluşabilir. Bunun karşısında sadecee tek bir sanal evrenin artışıyla diğerleri sahneden silinebilir. Bu tahminin doğru çıkması halinde önemini ve popülerliğini kaybedecek olan sanal evrenlerde gerçekleştirilen sanal emlak yatırımlarının da bir değeri olmayacak. İkinci soru ise, hayatın dönüşmesini istediğimiz şeklin bir dijital dünya bulunup bulunmadığı.
İnsanlığın, dünyamızın geleceğiyle ilgili yanıtlaması gereken pek çok soru bulunuyor. Fakat söz konusu metaverse olduğunda, oldukça yüksek getiri elde etme ihtimali fazla. Buna karşın, yatırımcıların kontrol edemeyeceği pek çok değişken de bulunuyor.
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.