İstanbul Konut Zirvesi, 3-7 Aralık 2021 tarihleri arasında İstanbul Planlama Ajansı (İPA) ile İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı iş birliğiyle yapıldı.
İPA Başkanı Emrah Şahan, kira fiyatlarıyla ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Kovid-19 pandemisi sürecinde konut problemiyle ilgili gerçekleştirilen çalışmanın saha araştırmasına da değinen İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Emrah Şahan, son bir senede ortalama kiralar yüzde 65 oranında yükseldiğini, kiracıların yüzde 40’ının kira ödemekte zorluk çektiğini belirtti.
“Konut meselesi, barınma hakkı çerçevesinde değerlendirilmeli”
İPA Başkanı Emrah Şahan, zirvenin açılış konuşmasında, “Koronavirüs salgınının getirdiği güvencesiz koşullar ve ekonomik krizle birlikte konut politikalarının yetersizliği daha belirgin hale geldi. Küresel ve yerel ölçekte konut sorununun boyutlarının anlaşılması, konut meselesinin barınma hakkı çerçevesinde değerlendirilmesi, konut politikalarına ilişkin kapsayıcı stratejilerin belirlenmesi ve kalıcı çözümlerin üretilmesi önemli gereklilikler olarak karşımıza çıkıyor” açıklamasında bulundu.
“Kiralar ortalama yüzde 65 arttı”
Salgın sürecinde İPA tarafından konut problemiyle ilgili yapılan çalışmanın saha araştırmasıyla ilgili de konuşan Emrah Şahan, son bir senede ortalama kiralar yüzde 65 oranında yükseldiğini, kiracıların yüzde 40’ının kira ödemekte zorlandığını belirtti.
“Üretilen konutlar üst gelir grubuna yönelik”
İstanbul’da yoğun olarak boş konut stokunun yani kullanılmayan konutun olduğunu vurgulayan Gürkan Akgün konut üretimi olsa da bu konutların kim için üretildiğine bakılması gerektiğinin altını çizdi. Akgün, şunları kaydetti:
“O zaman şu sorular karşımıza çıkıyor, bir konut üretimi var, gayrimenkul üretimi var ancak kim için konut üretiliyor? Gerçek ihtiyaç sahipleri için bir temel insan hakkı olarak barınma sorununu çözebiliyor mu, çözemiyor mu?
Gördüğümüz noktada meseleye sadece bir gayrimenkul üzerinden bakıldığında dünyada ve Türkiye’de konut meselesinin finansallaşması olarak bakılmasıyla konutun gerçek ihtiyaç sahibine ulaşmadığını görüyoruz. Bu aynı zamanda bir şehircilik krizine yol açtığını görüyoruz. Ayrıca üretim açısından incelersek konutun özel sektör tarafından üretilmekte olduğu, kooperatifçiliğin artık bittiği (yüzde 1), kamunun ise yüzde 4-5 oranında konut üretimine dahil olduğu, İstanbul’a baktığımızda özellikle kamunun en çok konut yatırımı yapan TOKİ’nin, 135 projesinden sadece ikisinin alt gelir grubuna yönelik olduğu, 25’inin ise kentsel dönüşüm projelerine yönelik olduğu diğerlerinin ise gelir paylaşımı projesi olduğu aktarılmıştır. Bu konunun şehircilik anlamında konut ve barınma sorunlarında kamunun rolü açısından değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.”
“İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nde konut bir insan hakkı olarak belirtilmiştir”
UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton ise konut zirvesinin problemleri tespit etme ve uygulama geliştirme açısından önem arz ettiğine dikkat çekerek, yeterli konutun bir insan hakkı olduğuna vurgu yaptı. Louisa Vinton sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Yeterli, güvenli ve sağlıklı konut uluslararası bir mücadele. Özellikle insan hakları sözleşmeleri bu savunuculuğu ortaya koymaları açısından önemli belgelerdir. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ne konut bir insan hakkı olarak belirtilmiştir. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nden sonra bin 200 kadar belge daha üretilerek uluslararası bir şekilde konutun bir insan hakkı olduğu kabul edilmiştir. 1948’de ilk taahhütte bakıldığı zaman, bu hakkın sadece belirli bir insan için değil herkes için geçerli olduğu belirtilmiştir.”
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.