İzmit’te 17 Ağustos 1999 depreminde hasar gören riskli binaların yıkımı devam ediyor. Kocaeli İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Kahraman Bulut bölgede yıkılması gereken çok sayıda bina olduğunu dile getirdi.
İzmit’te, 17 Ağustos 1999 depreminde hasar gören riskli binaların yıkımı sürüyor. Ağır hasarlı raporu olan 26 bina yer alırken kent genelinde 1500’e yakın orta hasarlı, olası bir 7 ve üzeri depremde yıkılma riski olan 25 bin bina yer alıyor.
Yetkililer mülk sahiplerinin riskli yapı tespitini bir an önce yaptırmasını tavsiye ederken diğer tarafta kentsel dönüşüm çalışmaları da aralıksız devam ediyor. Şehirde yıkımı devam eden eski binaların birçoğunda kullanıldığı saptanan yönetmeliğe uygun olmayan, ince demirler de kentsel dönüşümün gerekliliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Yıkılan binanın demirlerini inceleyen ve son derece ince demirler kullanıldığını dile getiren Kocaeli İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Kahraman Bulut, binada 6 ve 12 milimetre kalınlığında demirler kullanıldığını, bunların yeni yönetmeliğe göre 6 olanların 12, 12’lik olanların yapıya göre 14 ve 18’den düşük olmamak üzere yükseltildiğini dile getirdi.
Olası bir depremde yıkılma riski olan binalarda büyük bir nüfusun yaşadığını söyleyen Kahraman Bulut, “Riskli olarak gördüğümüz binaların yıkımını görmek bizim en mutlu olduğumuz anlardan bir tanesi. Bu binalar maalesef insanların hayatı için risk taşıyan binalar. O yüzden o binaların yıkılması ve dönüştürülmesi bizi son derece memnun ediyor. İzmit kent merkezi de bu binaların yoğun olduğu bölgelerden bir tanesi. Kocaeli’de halen 1999 depreminden kalan 26 tane ağır hasarlı binamız var. 1500’e yakın orta hasarlı bina var. Ayrıca 25 bine yakın olası bir 7 ve üzeri depremde yıkılma riski olduğunu gördüğümüz yapı var. Bu binalarda yaşayanlar Kocaeli nüfusunun neredeyse 3’te 1’ine tekabül ediyor” dedi.
Türkiye’de deprem yönetmeliğinin her geçen gün binaların daha sağlam yapılması konusunda değiştiğini söyleyen Kahraman Bulut, “Burada yıkılan bina 1970’li yılların başında yapılmış. O dönemde Türkiye’de deprem yönetmeliği çok gelişmiş değildi. O zamanki şartlarda tamamen geçmişe dönük öngörülerle yapılan binalar bunlar. Birçoğunun inşasında yönetmeliğe bağlı kalınmamış. O günlerden sonra Türkiye’de 3 tane deprem yönetmeliği çıktı. O yıllardaki binalarla, şu anda yapılan binalar arasında statik açıdan büyük farklılık var. Demir miktarı neredeyse 3 katına çıktı. Minimum taşıyıcı sistem ebatları çok fazla büyüdü. Bir önceki yönetmeliğe göre minimum kolon ebadı 25 santimetreyken, şu anda 30’a çıktı. Her geçen gün yönetmeliklerde, binaların depreme daha dayanıklı olması için taşıyıcı sistem ebatları büyütülüyor” şeklinde konuştu.
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.