İstanbul’da 5 milyon konut yenilenecek

Kurum, Arazi Yönetim Platformu (AYÖP) tarafından İTÜ, Okan Üniversitesi, İGDAŞ ve Karadeniz Teknik Üniversitesi desteğiyle Point Hotel Barbaros'ta düzenlenen VI. Arazi Yönetim Çalıştayı'nın açılış oturumunda konuştu.

İstanbul'daki nüfus artışının ve ulaşım projelerinin tarihsel gelişimine değinen Kurum, şehrin nüfusunun 5,5 milyon olduğu 1984 yılında İstanbul'un yüzde 7'sine denk gelen 38 bin 579 hektarlık alanın yapılaşmış olduğunu aktardı.

Kurum, "2014 yılına geldiğimizde nüfus 14 milyona yapılaşmış alan 104 bin hektara çıkmış. Yani nüfus yüzde 60 artarken yapılaşmış alan yüzde 171 artmış" dedi.

Bu gelişmeleri baz alarak yeni stratejik planlar çizilmesi gerektiğini ifade eden Kurum, kentsel dönüşüm, ülke gelişimi, Anadolu ile Avrupa'nın bağlantısı için yeni yerleşim planları oluşturulması gerektiğini aktardı.

Kurum, İstanbul'a yakın bölgelerde, büyük ulaşım akslarının yakınında yeni uydu kentlerinin oluşturulması gerektiğini vurguladı.

"İstanbul'da yenilenmesi gereken 5 milyon konut var"

Kurum, İstanbul'da yenilenmesi gereken 5 milyon konut bulunduğunu belirterek, "Allah korusun bir deprem olursa biz bunların enkazını bile kaldıramayız. O enkazı yığacak yer bulamayız" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kentsel dönüşüm seferberliği başlattığını hatırlatan Kurum, Emlak Konut GYO'nun da bu kapsamda Esenler'de başlattıkları ilk kentsel dönüşüm projesini 30 Mayıs'ta hak sahiplerine teslim edeceği bilgisini verdi.

Kurum, bu projenin tam istedikleri gibi olmasa da kaliteyle, en az yoğunlukla, en hızlı şekilde ve en az mağduriyetle hayata geçtiğini bildirdi.

"Yeni araziler üretmeliyiz"

İstanbul'da yeni araziler üretilmesi ve bunun bir plan çerçevesinde yapılması gerektiğini vurgulayan Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Burada arazi en verimli şekilde kullanılmalı. Bunun için bir master plan yapmalı. Değer artışını maksimuma çıkarmamız lazım bu master plan ile. Bununla ilgili 1/25 binlik imar planı yapılmalı. 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı 2009'da onaylanmıştı. Şu anda İstanbul'un yüzde 44'ü orman alanı, yüzde 14'ü tarımsal nitelikli korumalı alanı. Askeri alanlar, meralar, marjinal tarım arazileri var. Yeni araziler üretmeliyiz. Şu anda İstanbul'da olası rezerv alanlar içerisinde yer alan hazine arazileri yaklaşık 6 bin 300 hektarı buluyor."

Kurum, 1/25 bin ölçekli yeni imar planının çok önemli olduğunun altını çizerek, bu plan sayesinde parçacıl değil bütüncül yaklaşımın mevcut olabileceğini, geleceğin daha iyi görülebileceğini aktardı.

Kurum, bu plan sayesinde emsal artışı yapılmadan proje bazlı değil bölgesel değerlerin ön plana çıkartılmasıyla hak sahiplerinin dönüşüme katılımının hızlanacağını vurguladı.

Şahin: "Maalesef arazi yönetimi işini siyasiler yapıyor" 

MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, arazi yönetimi deyince boş arazilere gökdelenler dikilmesinin düşünülmemesi gerektiğini belirterek, "Maalesef bu arazi yönetimi işini siyasiler belirliyor. Siz istediğiniz kadar plan-program yapın. İmar değişikliklerinin belediyelerden nasıl geçtiğini biliyoruz" dedi.

Aslında Türkiye'de arazi yönetimi konusunda yeterli altyapıya sahip olunduğunu dile getiren Şahin, şu ifadeleri kullandı:

"Biliyorsunuz ben daha önce İTÜ rektörüydüm, oradan biliyorum. Gerçekten bilimsel olarak da yeterli altyapımız var ancak bir yönetim değişikliğinde her şey sil baştan oluyor. Yönetimde de sürdürülebilirlik olmalı. Biz, (AK Parti Genel Başkanı) Binali Yıldırım'dan umutluyuz. Kendisi de İTÜ mezunu. Bu yüzden ülkenin başına geçmesinden umutluyum. İnşallah atayacağı bakanlar da kendisi gibi icracı olur."

Ülger: "Sürdürülebilir arazi yönetimine ihtiyaç var"

Okan Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Geomatik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihat Enver Ülger ise arazi yönetimi ile mülkiyet ve kadastronun çok yakın ve hayati bir ilişkisinin olduğunu söyledi.

Ülger, "Eğer parselimizi, mahallemizi, köyümüzü, ilçemizi, şehirlerimizi, ormanlarımızı, havamızı, suyumuzu, yönetmek onlar üzerinde egemen olmak istiyorsak sürdürülebilir bir arazi yönetimine gerek vardır. Ülkemizin ve dünyamızın iyi yönetilmesi bu anlayışla olur. Bu konuda dünyada yaşayan herkese önemli görevler düşmektedir" dedi.