İNŞAATIN VELİAHTLARI

Meslek seçimlerinde babaların rolü yadsınamaz. Özellikle babanın yaptığı mesleği erkek evladın devam ettirmesi yaygın bir gelenektir. Yıllardır devam eden bu anlayış, kendini gayrimenkul sektöründe de gösteriyor. Babaların işçilikle başlayıp büyük emeklerle kurdukları şirketlerde görev sırası çocuklarında. Babadan oğula geçen bu saltanatta genç veliahtlar babalarına kıyasla fazlasıyla şanslı. Nedeni ise hem işin eğitimini alıp hem de alaylı olarak yetişmeleri. En iyi öğretmenleri babaları olan genç kuşak iş adamları, işi mutfağında öğrendi. Veliahtların kimi, yönetim kurulu başkanlığı için çoktan yerini alırken, kimi ise kaptan köşkü için bekleyişte.

3 kuşak müteahhit geni taşıyor Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım’ın oğlu ve Teknik Yapı Başkan Yardımcısı Umut Durbakayım için inşaat alanları oyun bahçesi oldu. 5 yaşında babası ile şantiye gezen, ilkokulda çivi düzelten Durbakayım işi tamda olması gereken yerde, inşaat alanlarında öğrendi. En iyi öğretmeninin babası olduğunu söyleyen Umut Durbakayım, oğullarının da inşaat mühendisi olmasını istiyor ve ekliyor, ‘Müteahhitlik bizim genlerimizde var.’

Teknik Yapı Başkan Yardımcısı ve Betofiber Yönetim Kurulu Başkanı Umut Durbakayım inşaat mühendisi geni taşıyor. Umut Durbakayım, Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım’ın hem oğlu, hem öğrencisi hem de veliahtı. Çocukken babası ile şantiyeleri gezen Durbakayım, duvar örmeden harç karmaya kadar inşaatın her aşamasından geçti. Babasının kurduğu imparatorluktaki görevine tepeden başlamayan Durbakayım, adım adım ilerledi. Çocukken en zevk aldığı şeyin babasıyla birlikte inşaat sahalarına gitmek, ufak tefek sıva yapmak olduğunu söyleyen Durbakayım, yaşı büyüdükçe, formenlikten şantiye şefliğine kadar inşaatın her safhasında çalıştı. İlkokulda çivi düzelterek para kazanan Durbakayım, ilerleyen yıllarda duvar yapma ve harç karmaya kadar görevler aldı. Durbakayım, 1998 yılında Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Bölümü’nden mezun olmasının akabinde kısa dönem işletme programı almak ve eğitimini devam ettirmek için Amerika’ya gitti. İşlerin yoğunluğundan dolayı 1999’da İstanbul’a geri dönen Durbakayım, Teknik Yapı’da profesyonel yöneticiliğe başladı. Bu dönemin ilk dört senesinde şantiyelerde geçiren Durbakayım, daha sonra işlerin büyümesiyle birlikte saha yöneticiliğinden kurumsal yöneticiliğe geçiş yaptı. Nazmi Durbakayım’ın eğitim hayatında babasının çok büyük etkisi oldu. Lise ve üniversite yıllarında öğrencilere özel ders veren Nazmi Durbakayım, oğluna da matematik ve fizik derslerinde yardımcı oldu. Yoğun iş temposu nedeniyle yakaladıkları her boşluğu değerlendiren baba-oğul bir anısını şöyle anlatıyor; “ Fizikteki eğik atış veya yüksekten düşüş gibi olaylarını Bodrum Belediyesi’nin bahçesinde öğrendim. Babamla birlikte belediyedeki bir işimiz için sıra beklerken günlük hayattan örnekler vererek bu konuyu öğretti. Bu sayede eğik atışı hiç unutmadım.” “Teknik Yapı çok büyük bir okul gibidir” diyen Umut Durbakayım, genç bir yönetici olarak en büyük şansının babası gibi bir inşaat mühendisinin yanında çalışmak olduğunu söylüyor. Son altı ayda özellikle Avrupa ve Rusya’dan işbirliği tekliflerini inceleyen ve yurtdışı projelere ağırlık veren Umut Durbakayım, uygun yer ve zamanda yurtdışına açılmayı hedefliyor. Durbakayım’ın evli ve bir kız çocuk annesi kardeşi Esra Durbakayım Gür ise şirketlerinde mimar olarak görev alıyor. Müteahhitliği sadece bir meslek olarak tanımlamadığını belirten Umut Durbakayım, sık sık inşaat yapmanın bir yaşam biçimi olduğunun altını çiziyor. Fırsat buldukça ailecek mevcut şantiyeleri dolaşıp değerlendirmelerde bulunduklarını belirten Durbakayım, yoğunluğundan fırsat buldukça da yine ailesiyle birlikte yurtdışı seyahatleri yaparak dünya görüşlerini sıcak tutmaya özen gösteriyor. Mutfağın kendileri için çok önemli olduğunu vurgularken, eşiyle birlikte en keyif aldığı şeyin, akşamları birlikte yemek yapmak olduğunu ve akşam yemeklerini birlikte yapıp, mutfakta yediklerini anlatıyor. 2012’nin Teknik Yapı için önemli bir yıl olacağını belirten Durbakayım, Anadolu yakasında başladığı büyük projeleri Avrupa yakasına taşıyacaklarını ve kentsel dönüşüm kapsamında ele alınacak Fikirtepe gibi bölgelerde daha aktif rol alacaklarını söylüyor. 2012 yılı içinde biri Avrupa yakasında diğeri Anadolu yakasında olmak üzere iki büyük projede son aşamaya geldiklerini ifade eden Durbakayım, “Her iki projede her zaman olduğu gibi rezidans konseptinde olacak ve yaklaşık 3 bin daireden oluşacak. Bu arada Avrupa yakasında ikinci bir projenin çalışmalarını da hızla sürdürüyoruz. Eğer yetiştirebilirsek yine rezidans ağırlıklı ve yaklaşık 2 bin daireden oluşan bu projeyi de satışa sunacağız” diyor. Torunun kanına giriyorum Umut Durbakayım’ı 5-6 yaşlarında şantiyelere götürmeye başladığını söyleyen Nazmi Durbakayım “Umut çimento tozunu teneffüs etti ve inşaat kanına girdi. Şimdi Umut’un oğlu Umutcan’ın kanına girmeye başladım” diyor. Şimdilerde 9 yaşındaki torunu Umutcan ile şantiye turu atan Durbakayım, 3’üncü kuşak için de ön çalışmalara başlamış. Yoğun günleri arasında torununa zaman ayırmayı ihmal etmeyen Durbakayım, “Mesleki anlamda torunu zehirliyorum. O da babası gibi çamuru, iş makinelerini sevdi” diyor.

Ali- Ferhat Keten[/caption] “Rol modelim babam” Ferhat Keten, 1977 yılından bugüne kadar 48 projede 200 milyon TL’lik yatırımın altına imza atan ve 200 bin metrekare inşaat alanı hayata geçiren Keten İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı. Kalfa olarak inşaat dünyasına adım atan babası Ali Keten’in izinden giden Ferhat Keten, mesleğe ortaokul yıllarında giriş yaptı. Yaz tatilini şantiyelerde geçiren Keten, “Babam benim rol modelimdi” diyor.

İnşaatla iç içe büyüyen Keten, güzel ve keyifli bir çocukluk geçirdiğini söylüyor. İnşaatın her zaman ilgisini çektiğini belirten Keten, “ İnşaat bir çocuk için macera dolu büyük bir oyun alanı aslında. Çalışanlar ve onların renkli profilleri çocukluğumda epey bir oyun malzemesi çıkarmıştı” diye konuşuyor. Keten iş hayatında yakalayacağı başarının sinyallerini öğrencilik yıllarında vermeye başlamıştı. Üniversite sınavında ilk 100’e girmesi, İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’ne birincilikle alınması buna en iyi örnek. Keten, 1997’de mezuniyetinin ardından yüksek lisansını İngiltere Nottingham Trent Üniversitesi, İrlanda Waterford Teknoloji Enstitüsü ve Almanya Karlsruhe FHTH’da; “Yapım yönetim alanında uluslararası projelerde ekonomik ve politik risklerin yönetimi, Çin yapı sektörünün analizi” konulu tez çalışmasıyla tamamladı. Ardından “Tarihi Yerleşmelerde Değişen Kentsel Yaşam“ konulu çalışmasıyla ‘Körber Foundation’ bursunu kazanan Ferhat Keten, tüm bu başarısını işin her aşamasını görmesine, azmine ve elbette babasına borçlu. Almanya’nın ikinci büyük inşaat firması Walter Group-Dywidag’da şantiye ve proje yönetimi görevleri yapan Keten, 1999 yılından itibaren ikinci nesil olarak Keten İnşaat A.Ş’nin yönetiminde bulunuyor. Mesleğime tutkuyla bağlıyım “Mesleğime tutkuyla bağlıyım” diyen Keten, başka bir meslek sahibi olmayı hiç düşünmemiş. Meslek seçiminde babası Ali Keten’den baskı görmediğini belirten Keten, iş tecrübesi bir yana babasından öğrendiği en önemli değerlerin iş ahlakı ve iş disiplini olduğunu ifade ediyor. Babasının iş aşkına hayran olduğunu belirten Keten, bir anısını şöyle anlatıyor; “Bir gece eve geldiğinde üzerinde pardösü ve içinde iç çamaşırı ile geldi. Gece beton sırasında oluşan probleme dayanamamış kendi de bilfiil müdahale etmiş. Beton adam olunca da ofiste üstünü çıkartıp pardösü giyip arabaya atlamış. O hali gözümün önünden gitmiyor” 2013 yılına kadar hayata geçirecekleri 10 proje ile 2 bin konut üretmeyi ve 2013 yılı sonuna kadar 900 milyon TL’lik yatırımı hayata geçirmeyi planladıklarını belirten Keten, aynı dönem için belirledikleri ciro hedefinin ise 370 milyon TL olduğunu dile getiriyor. “Kontrollü ve öz sermayemiz nispetinde büyüyeceğiz” diyen Keten, yatırımlarına bürokratik imar ve satış riski olmayan likit bölgelerde yapmaya devam edeceklerini ifade ediyor. Hüsnü Şenlendirici’den klarnet dersi aldı Evli ve 2 kız babası Ferhat Keten, yoğun iş temposundan kalan zamanlarda ailesi ile vakit geçirmeyi tercih ediyor. Üniversitede İTÜ Doğa Sporları Kulübü kurucularından olan Keten, okul yıllarında hentbol oynamış ve Latin dansları ile ilgilenmiş. Eşi ve kızlarıyla yurtdışı seyahatlerine çıkan Keten, tüplü dalışı yapıyor ve klarnet çalıyor. Müziğe olan ilgisini bir adım öteye götüren Keten, klarnet ustası Hüsnü Şenlendirici’den ders almış ve şuan 50 parçalık bir repertuarı var. Ağaoğlu’nun Londra projesi oğluna emanet SEMPATİK TAVIRLARIYLA GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNÜN DİKKAT ÇEKEN İSİMLERİNDEN ALİ AĞAOĞLU’NUN 26 YAŞINDAKİ OĞLU ALİCAN AĞAOĞLU İngiltere’deki AmerIcan Intercontinental UnIversity’de EĞİTİMİNİ TAMAMLAMASININ AKABİNDE İŞ HAYATINA MERHABA DEDİ. AĞAOĞLU, ŞİRKETİN İLK YURTDIŞI YATIRIMI OLAN LONDRA PROJESİNİ YÖNETİYOR. AĞAOĞLU ŞİRKETLER GRUBU’NUN TEK VELİAHTI BAŞARIYA ADIM ADIM YÜRÜYOR. İnşaat sektörü ile ilgisi olsun ya da olmasın Ali Ağaoğlu ismini duymayan, bilmeyen yoktur herhalde. Reklamlardaki sempatik tavırları ile dikkat çeken, hem iş hem de magazin dünyasının renkli isimlerinden olan Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu’nun oğlu Alican Ağaoğlu, eğitimini tamamlamasının ardından iş dünyasına girdi. Babası ile aynı yolu seçen 26 yaşındaki Ağaoğlu, şimdilerde şirketin yurtdışındaki ilk konut ve turizm yatırımı olan Londra projesinin yöneticiliğini yapıyor. Ağaoğlu, liseyi İsviçre’de, üniversite eğitimi ise İngiltere’deki American Intercontinental University’de tamamladı. Alican Ağaoğlu yönetiminde Canary Wharf’ta inşa edilecek proje 157 ve 122 metrelik iki kulede 5 yıldızlı otel ve rezidansdan oluşacak. Projeden beklenen toplam hâsılatın 567 milyon Pound (GBP), arsa maliyeti hariç toplam maliyetinin ise 189 milyon Pound’u (GBP) bulması öngörülüyor. “Gözümü açtığımda bu işi gördüm” Can Reşit Özçicek, temelleri 1973’te atılan Propa İnşaat’ın İcra Kurulu Başkanı. Babası Propa’nın Yönetim Kurulu Başkanı Harun Reşit Özçiçek’in tecrübesinden faydalanarak kariyerinde emin adımlarla ilerleyen Özçiçek, “Gözümü açtığımda bu işi gördüğüm için hep ilgim ve merakım bu işle ilgili oldu” diyor. Koç Üniversitesi İşletme bölümü mezunu Can Reşit Özçiçek, şantiyelerde mesaiye lise yıllarında başladı. Babasından aldığı en büyük öğüdün dürüst olmak yönünde olduğunu söyleyen Özçicek, babasının tecrübesi ve insan idaresiyle ilgili birçok anı biriktirdiğini dile getiriyor. Öğrencilik yıllarında hafta sonları ve tatilleri şantiye ve şirketlerinde çalışarak geçiren Özçiçek, çocuk yaşlarda şantiyelere gittiğinde, yapılan işleri gördüğünde heyecanlandığını söylüyor ve ekliyor; “Sürekli sorular sorardım. Bu kim, ne yapıyor, o taşıdıkları ne, bu nasıl oluyor tarzında sorular. Gözümü açtığımda bu işi gördüğüm için hep ilgim ve merakım bu işle ilgili oldu.” Girişimci bir yapıya da sahip olduğunu dile getiren Özçiçek, farklı sektör ve işlerle ilgili araştırmalarda bulunduğunu ifade ediyor. Özçiçek, iş yaşamından arta kalan zamanlarda kayak yapıyor, motosiklete biniyor. Müzik ve sinemaya ilgi duyan Özçicek, aynı zamanda seyahat etmekten büyük zevk alıyor. 2012 yılı için öncelikle Kartal’da konumlanan Aura Residence projesini bitirip, yerleşime açmayı planladıklarını dile getiren Özçicek, “2011’de tamamladığımız Propa Ofis-1 projemizin devamı olarak Propa Ofis-2 projemiz üzerinde çalışıyoruz. Mayıs’ta bu projemizin inşaatına başlamayı planlıyoruz” diye konuşuyor. Türkiye’nin çeşitli il ve ilçelerinde faaliyet gösteren, 100’e yakın kamu ve özel sektör projesine imza atan Propa İnşaat, Propa Grup bünyesinde faaliyet gösteriyor. PROPA Grubu; PROPA Proje Pazarlama İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, PROPA İnşaat ve Ticaret A.Ş. ve PROPA Gayrimenkul Yatırım ve Ticaret Limited Şirketi’nden oluşan üç şirketli bir grup.   35 yıllık Artaş’ın tahtı Gökhan Çetinsaya’nın 35 yıl boyunca 2,5 milyon metrekare inşaat tamamlayan Artaş’ın Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, işlerini büyük oğlu Gökhan Çetinsaya’ya devretmeye hazırlanıyor. Süleyman Çetinsaya uzun ve yorucu iş hayatında bir adım geri atıp, yükünü oğlu ile paylaşacak. Şirketin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olan Gökhan Çetinsaya, Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezun. İşinden arta kalan zamanlarda motor sporları, snowboard, su sporları ile ilgilenen Çetinsaya, geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanı Gül’ün de katıldığı bir nikâh töreniyle Tuğçe Dinçerler’le evlendi. Balayına gitmeden işlerin başına geçen Çetinsaya’nın iş yükü oldukça fazla. Zira 2011 yılında 2 bin adet konut satışı ile 715 milyon TL hâsılat elde eden Artaş, 2012’de 4 yeni proje hayata geçirerek sadece inşaat grubu için 1 milyar dolar ciro hedefliyor.   Keleşoğlu’nda kardeş dayanışması 1976’dA kurulan Keleşoğlu İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Keleş’in oğulları Fuat Keleş ile Dursun Keleş babalarının çizdiği yolda ilk adımları genç yaşta atmaya başladılar. Eğitimleri devam eden kardeşler ticari bilgileri okuldan alırken, inşaatın ince detaylarını babalarından öğreniyor. Bilgi Üniversitesi İşletme ve Uluslararası Ticaret bölümlerinde eğitimleri devam eden Fuat Keleş ve Dursun Keleş, 36 yıldır inşaat sektöründe faaliyet gösteren Keleşoğlu İnşaat’ın iki veliahtı. 24 yaşındaki Fuat Keleş ile 22 yaşındaki Dursun Keleş, inşaat ve mimarlık alanında eğitim görmeyi düşünürken, Babaları Keleşoğlu İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Keleş’in tavsiyesi ile yönetim odaklı eğitim almaya karar vermişler. Zaman ilerledikçe bu kararın doğru olduğunu gözlemlediklerini belirten Fuat Keleş, “İkimiz de çocukluğumuzdan bu yana işimiz ve şirketimiz ile iç içe büyüdük. Bu konuda babamızın ve amcalarımızın bize destek göstermesi, işimizi sevmemize ve işimizden kopmamamıza neden oldu” diyor. Kendi kararları ile bir işi yönetme noktasına 2007 yılının sonunda ulaşan iki kardeş, şirketlerinin hissedarı olduğu alışveriş merkezlerinde, gıda sektöründe faaliyet gösteren markalardan franchise almış. Genç girişimciler, bir işletmeden sekiz işletmeye ulaşan bir firma haline gelmelerine karşın, bu işin onları asıl işinden uzaklaştırdığını fark edip aile şirketlerine yönelme kararı almış. İki kardeş İnşaat sektöründe ise 2010 yılında Keleşoğlu İnşaat’ın Beykoz Kavacık’ ta bulunan 9 bin metrekarelik ofis binası projesi ile adım attı. Bütün yönetim sorumluluğunu üstlenen genç iş adamları, 20 ay içerisinde projeyi tamamlayarak satışını gerçekleştirdi. Mustafa Keleş’in Fuat Keleş ve Dursun Keleş dışında 2 çocuğu daha var. Keleş’in kızı Koç Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nde eğitim görürken, en küçük erkek çocuğu İTÜ Elginkan Lisesinde eğitimine devam ediyor. 36 yıldır inşaat sektöründe faaliyet gösteren Keleşoğlu İnşaat, şu an devam eden Autopia-Beylikdüzü, KoruFlorya-Florya, CountryLife-Göktürk ve Ginza Corner-Beykent projelerini yönetiyor. Şirket, 2012 itibariyle Beylikdüzü, Yenibosna, Göktürk ve Ayazağa, Kağıthane bölgelerinde anlaşması yapılan, toplam inşaat alanı 1 milyon 300 bin metrekareyi aşan konut, ofis ve alışveriş merkezi yatırımlarına başlayacak. Babamdan ileri, oğlumdan geriyim Babalarının kendilerine en büyük nasihatinin Nazım Hikmet’in de dizelerinde yer alan ‘‘Babamdan ileri, oğlumdan geriyim” sözü ile açıklayan Keleşoğlu inşaatın veliahtları, babaları Mustafa Keleş’in diğer tavsiyelerini güne erken başlamak, dürüstlük, sabırlı, girişimci olma kavramları ile özetliyor. Keleşoğlu İnşaat’ın iki genç üyesi iş dışında sinema, masa tenisi, kayak ve futbolla ilgileniyor.