Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye Vagon Sanayi Anonim Şirketi’nin (TÜVASAŞ) Adapazarı ilçesindeki fabrikasında düzenlenen Milli Elektrikli Tren Seti’nin Fabrika Testleri Töreni’nde konuştu. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, raylı sistemler sektörünün yıllık pazar hacminin 160 milyar avro civarında olduğunu, önümüzdeki dönemde de hızla büyümesi beklenen bu sektörde ülkemizi küresel bir oyuncu yapmayı hedeflediklerini bildirdi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, milli elektrikli trenin mayıs sonunda raylara indiğini, bugün itibarıyla da fabrika testlerine başlandığını belirterek, fabrika testlerinin ardından ağustos sonunda ise yol testlerine geçileceğini sözlerine ekledi.
Türkiye’nin Milli Teknoloji Hamlesi yolunda kat ettiği mesafenin bir nişanesi olan milli elektrikli treninin fabrika testlerine başlandığını aktaran Varank, şubat ayındaki ziyaretinde trenin teste hazır hale gelmesi için mühendislerin, emekçilerin nasıl canla başla çalıştıklarına bizzat şahit olduğunu anlattı. Varank, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecine rağmen TÜVASAŞ’ın emekçilerinin tüm önlemlerini alıp gece gündüz demeden çalışmaya devam ettiğini dile getirerek, “O gayret sayesinde trenimiz mayıs sonunda raylara indi, hamdolsun bugün itibarıyla da fabrika testlerine başlanıyor. Fabrika testlerinin ardından ağustos sonunda yol testlerine geçilecek” dedi.
“Milli elektrikli tren her açıdan gurur tablosu”
Milli elektrikli trenin her açıdan bir gurur tablosu olduğuna işaret eden Varank, “Geçen sene devreye alınan alüminyum gövde üretim, boyama ve kumlama tesisleri sayesinde bugün bu seviyeye gelebilmiş durumdayız. Şehirlerarası seyahate uygun tasarlanan bu tren, ithal edilen emsallerine göre yüzde 20 daha uygun maliyetle üretilebiliyor. Fakat daha da önemlisi, bizi ziyadesiyle mutlu eden husus, ulaşılan yüksek yerlilik oranı. Tedarikçilerle birlikte muazzam bir sinerji yakalanmış durumda. Evet, nihai ürün elbette çok kıymetli. Ama bu ürünle birlikte gelişen üretim ekosistemi ve Türkiye’nin kazandığı yeni kabiliyetler belki nihai üründen çok daha kıymetli” ifadelerini kullandı.
Trenin beyni olarak nitelendirebilecek cer sistemi ile tren kontrol ve izleme sisteminin Aselsan’la birlikte gerçekleştirildiğini aktaran Varank, sözlerine şöyle devam etti: “Böylelikle ilk defa kritik bir alt sistem, donanım, yazılım ve algoritma içeriğiyle birlikte yerli sanayi tarafından geliştirilmiş oldu. İklimlendirme sisteminden boji şaselerine, iç giydirme ve aydınlatma sistemlerinden vakum tuvalet sistemlerine kadar 30’un üzerindeki bileşen yerli firmalarımızdan tedarik edildi. İşte bu sayede prototip sette yerlilik oranı yüzde 60 oldu. İnşallah seri üretimle birlikte bu oranı yüzde 80’e çıkarmak mümkün olacak.” Bakan Varank, dünyada raylı sistemler sektörünün yıllık pazar hacminin 160 milyar avro civarında olduğunu ve gelecek dönemde hızla büyümesinin beklendiğine dikkati çekerek, Türkiye’yi bu alanda küresel bir oyuncu yapmayı hedeflediklerini söyledi.
“Raylı sistemlerde büyük bir potansiyele sahibiz”
Türkiye’nin raylı sistemlerde büyük bir potansiyele sahip olduğuna işaret eden Varank, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Hem kendi ihtiyaçlarımızı karşılayıp hem de küresel pazardan çok rahat pay alabiliriz. Bunun yolu bu alanda ölçek oluşturmaktan geçiyor. Gelecek 10 yılda raylı sistemlerde 15 milyar avroluk harcama yapacağız. Bakın bu çok ciddi bir ekonomik ölçek. Dolayısıyla önümüzde raylı sistemler sektörünü geliştirmek için asla kaçırılmaması gereken bir fırsat, dolayısıyla bize yüklenen bir sorumluluk var. Bunu en iyi şekilde değerlendirmemiz gerekiyor. Bu alanda atacağımız adımlar, sanayileşme hedeflerimize ve Milli Teknoloji Hamlemize doğrudan hizmet edecek. Belediyeler, kamu kurumları ve özel sektör, eş güdüm halinde, Türkiye’yi raylı sistemler konusunda global bir oyuncu yapmak için ellerini taşın altına koymak durumunda. Burada herkese bir görev düşüyor.”
İlk milli anahat lokomotifi 2022’de raylarla buluşacak
Varank, “Şunu çok açık ifade etmek istiyorum; topyekün kalkınma için yerliliği ve milliliği olmazsa olmaz bir ilke olarak kabul etmek, yerli firmalara sahip çıkmak gerekiyor. Raylı sistemlerde ülkemizde gelişmiş kabiliyetler var. Firmalarımız yabancı ülkelerde ihaleler kazanıyor, üretimlerini ihraç ediyorlar. Avrupa’da, Uzak Doğu’da, Durmazlar, Bozankaya gibi firmalarımızın araçları kullanılıyor. İşte bugün TÜVASAŞ, milli elektrikli tren projesinde benzersiz bir adımı geride bırakıyor. Yeni kurulan TURAYSAŞ’ın da sektörde büyük bir güç oluşturacağına inanıyorum. Ekosistemdeki firmalarımız ve tedarikçilerimizin güç birliğiyle sektörde hızla üst basamaklara tırmanabiliriz. Bakanlık olarak bu yöndeki tüm girişimleri önemsiyoruz ve destekliyoruz” açıklamalarını paylaştı.
Varank, Bakanlık olarak raylı sistemler sektörüne ciddi destekler sunduklarını ve sunmaya devam edeceklerini belirterek, “2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejimizde bu sektörün önemini açıkça vurguladık. Yine teknoloji odaklı sanayi hamlesi programımızda da raylı sistemleri öncelikli ürün grubu olarak belirledik. TCDD ve bağlı kuruluşlarının TÜBİTAK enstitüleriyle ortak geliştirdiği ilk milli elektrikli manevra lokomotifini 2015 yılında raylara indirdik. Böylece ülkemizin manevra lokomotiflerinde yurtdışına bağımlılığını tamamen ortadan kaldırmış olduk” diye konuştu. Bakan Varank, Ekim 2017’de başlatılan diğer bir projeyle de 5000 kilowatt gücünde ilk milli anahat lokomotifini 2022 yılında raylarla buluşturmayı hedeflediklerini aktararak, TÜBİTAK ve TCDD ortaklığında Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü’nü kurduklarını, amaçlarının önce kendi ihtiyacını karşılayan teknolojileri geliştiren, ardından da geliştirdiği bu teknolojileri ihraç eden bir ülke haline gelmek olduğunu dile getirdi.
“Türkiye artık teknoloji üreten ve ihraç eden bir konuma geldi”
Törende konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Bakanlık olarak, Türkiye’nin büyük başarılarla dolu bugüne gelen yenilikçi ulaştırma ve altyapı geleneğini devam ettirip güçlendirerek geleceğe taşıdıklarını kaydetti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde her alanda olduğu gibi yerli ve milli demir yolu sanayinin gelişimi kapsamında da çok büyük mesafeler kaydettiklerini, tasarım ve üretim sürecini tamamlayarak fabrika testi aşamasına getirdikleri yerli ve milli elektrikli treninin de bunun en güzel kanıtı olduğunu anlatan Karaismailoğlu, “Tren setlerimizin fabrika testlerinin ardından yol testlerini de yapacağız. Bu yıl sonunda raylara indirilecek ve Allah’ın izniyle de kısa bir sürede yolcu taşımacılığına da başlayacağız” bilgisini verdi. AA
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.