Doğu Anadolu’daki bazı siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileri, Hollanda’nın Aile Bakanı Kaya ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na yönelik skandal tavrına lanet yağdırdı. AK Parti Kars Milletvekili Yusuf Selahattin Beyribey, Hollanda’nın bakanlar Çavuşoğlu ile Kaya’ya yönelik tavrını ve yaşanan olayları şiddetle kınadıklarını söyledi.
Bu olayların bazı Avrupa ülkelerinin gerçek yüzünü gösterdiğini vurgulayan Beyribey, “Demokrasiden, özgürlükten, insanların fikirlerini açık olarak beyan etmelerinden ve bu konuda kendilerinin çok ileride olduğundan bahsediyorlar. Zaman zaman Türkiye’yi bu konuda eleştirdiklerini biliyoruz. Şimdi gerçek yüzlerini ortaya koydular. Bence son olaylar bu bir hayra vesile olmuştur, bunların gerçek yüzleri ortaya çıkmıştır. Bunların derdi ne özgürlüktür ne bağımsızlıktır ne insan haklarıdır ne fikir hürriyetidir. Bunlar Türkiye’deki sağduyulu vatandaşlarımıza ‘bu özgürlükler sizde olmayacak biz ne dersek ne dayatırsak aynısını siz yapacaksınız’ diyor” dedi.
Beyribey, Türkiye’nin bu tavrın altında kalmayacağını dile getirerek, “Türk milleti bu konuda gereken tepkiyi ortaya koyacak, onlara gereken dersi verecektir. Türk milleti bugün var yarın da var bundan sonra da olacak. İnşallah Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile hükümet toplumun büyük çoğunluğunu arkasına alacak. Almanya ve Hollanda’nın Türk siyasetçilere yaptığı davranışları kınıyoruz.” diye konuştu.
AK Parti Kars İl Başkanı Adem Çalkın ise Hollanda’nın nezaketsiz davranışta bulunduğuna işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:
“Sözde demokrasinin öğretici ve savunucuları olduklarını iddia eden Avrupa ülkeleri ve özellikle Hollanda’nın dün yaptığı nezaketsiz, terbiyesiz hareketi kınıyoruz. Bu, bir devlete yakışacak üslup değildi ve onların gerçek yüzünü görmemize sebep oldu. Bundan sonra bizler birlik ve beraberliğimizi daha iyi pekiştirmeliyiz. 15 Temmuz’da dünyaya verdiğimiz dersi, birlik ver beraberlik içerisinde 16 Nisan’da da vereceğiz.”
TÜRKİYE’NİN AFRİKA ÇALIŞMALARI HOLLANDA’YI RAHATSIZ ETTİ
AK Parti Erzurum İl Başkanı Mehmet Emin Öz de Hollanda’nın tavrını şaşkınlıkla izleyip anlamaya çalıştıklarını dile getirdi.
Hollanda’nın bu tavrının sebeplerinden birinin Türkiye’nin Afrika’daki çalışmalarının olabileceğini söyleyen Öz, “Kanaatime göre bir sıkıntıları var. Türkiye’nin, Afrika’daki çalışmaları en çok onları rahatsız ediyor. Çünkü Hollanda’da son zamanlarda coğrafyadan kaynaklanan sıkıntılar var. Onlar da Afrika’da çok ciddi çalışıyor. Türkiyeyi de bu anlamda Afrika’da kendilerine büyük bir rakip olarak görüyorlar.” değerlendirmesinde bulundu.
Öz, Hollanda’nın ülkede artan Türk nüfusundan da rahatsız olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:
“Türk toplumunun şu anki direnci, başındaki liderinin çok kararlı duruşu ve Afrika’da aynı topraklar üzerinde kafa yormamız onları rahatsız ediyor. Yoksa Türkiye ile bu kadar ticaret yapmış bir devlet kalkar Türkiye ile dalaşır mı? Demek ki çok daha büyük çıkarları var.”
FETÖ, HOLLANDA’YA YARDIM EDİYOR
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile Hollanda’nın iş birliği içinde olduğuna da değinen Öz, sözlerini şöyle sürdürdü.
“Bunların Afrika’daki ticaretlerine FETÖ cemaati çok büyük yardımlar sağlıyor, organizasyonlarına destek oluyor. Şu anda bizi gözden çıkardıklarına göre demek ki cemaatin onlara katkısı bizim devletten beklentilerinden daha fazla. O açıdan bu konu çok dikkate alınıp üzerinde durulmalı. Cemaatin bu tarafını da görmemezlikten gelmemeliyiz.”
Hollanda’nın Türkiye ile en çok takıştığı yerin Afrika olduğunu yineleyen Öz, Almanya ve Hollanda’nın en büyük tepkisinin bu olduğuna işaret etti.
Öz, Hollanda’nın 1. Dünya Savaşı’na katılmadığını, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya tarafından işgal edildiğini de hatırlatarak, “Almanlar bunları işgal ettiler ama bunlar Almanlar’dan etkilendiler. Nazi ruh hali bunları etkiledi.” dedi.
Hollanda halkının ekonomik kaygısı bulunmadığını, rahat insanlar olduğunu da aktaran Öz, şöyle devam etti:
“Rahatlıkları kaçmaya başladı. Huzurlarını kaçıracak en önemli şey olarak Türkleri görüyorlar. Cemaati şu ana kadar ticaretlerinde kullanıyorlardı, cemaat onlarla içli dışlıydı. Yoksa bir bakanı kapıda durdurmak, konsolosluğa gitmesini engellemek, Hollanda gibi ticari geçmişi olan bir devletin işi değil. Tepki olarak bunlara küfür etmekle olmaz. Hollanda’ya vereceğimiz en iyi tepki 16 Nisan’da olmalı. Onların istemediği şey Avrupa’daki Türk vatandaşlarının ‘evet’ vermemesi. Çünkü ‘evet’ verirse oradaki vatandaşlar yeni Türkiye’ye entegre olacak. Onlar bundan korkuyor. O da Hollanda’nın artık önemsenmediği bir düzen olacak. Büyüklüğümüzden korkuyorlar. Büyüklüğe yaraşır tepkiler göstermemiz gerekiyor.”
MHP Erzurum İl Başkanı Naim Karataş da MHP olarak Hollanda’daki olayları şiddetle kınadıklarını söyledi.
Türkiye’nin üzeride büyük oyunlar oynandığına işaret eden Karataş, “Hollanda’daki siyasetçilerin milliyetçi oyları almak için Türkiye’ye yönelik olumsuz bir tutum içerisine girdiklerini kaydediyoruz. Ülkemize karşı birleşen bu ülkeler aynı zamanda terör örgütlerine de en büyük desteği veriyorlar.” dedi.
ÜLKEMİZİ DURDURAMAYACAKLAR
Karataş, ülke olarak 16 Nisan’da onlara gereken cevabın verileceğini vurgulayarak, şunları aktardı:
“16 Nisan’da yeni bir Türkiye gelecektir. Bu nedenle 2023 hedeflerimize emin adımlarla ilerleyeceğiz. Ülkemizi durduramayacaklar. Parti olarak hem iktidarın hem de devletimizin yanındayız. Hollanda’daki bu ırkçı tutumu nefretle kınıyoruz. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli geç saatlerde basın açıklaması yaparak oradaki bütün teşkilatlarımıza bildiri yayımladı. ‘Bakanlarımıza ve başkonsolosumuza her zaman sahip olun’ dedi. Oradaki bütün ülkücü kardeşlerimiz, parti mensuplarımız meydanları doldurdular. Ellerinde Türk bayraklarıyla onlara sahip oldular. Tabi bu olumsuz bir şey. Bakan Kaya Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanıdır, Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil ediyor. Türk milleti Avrupa’nın oyunlarını görüyor.”
Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Erzincan İl Temsilcisi Nebi Gül ise Hollanda’nın tutumunu kınadıklarını kaydetti.
Avrupa ülkelerinin tavırlarının uluslararası diplomatik kurallara uymadığını ve çok sayıda Türk vatandaşının bulunduğu bu ülkelerin tutumunu anlayamadıklarını ifade eden Gül, “Bunların hepsine 16 Nisan’daki referandum gerekçe gösteriliyor. Kendi ülkemiz içerisinde demokrasimizi güçlendirmemiz adına referanduma gideceğiz. Buradan sonuç ne çıkarsa çıksın, başımızın üstünde yeri var. Biz demokrasiyi bu kadar içimize sindirmişken şimdiye kadar bize demokrasi dersi vermeye çalışanların bizdeki demokrasiyi içlerine sindirememelerini anlamak mümkün değil.”
FOYALARI ORTALA ÇIKTI
Gül, halk oylaması sonrası büyük ve güçlü bir Türkiye’nin ortaya çıkacağını anlatarak, “Büyük ve güçlü Türkiye ile ilgili rahatsızlıklarını dile getiriyorlar. Bugüne kadar bunu el altından gizli şekilde yapıyorlardı bugün açık açık yapıyor olmaları foyalarının ortaya çıktığını gösteriyor. Ülkemiz bu tür şeylere hiçbir şekilde pirim vermeyecektir. Her şeye rağmen milletimiz 16 Nisanda sandığa gidecek ve tercihini yapacak. Bugün ‘hayır’ kampanyasında birleşenler bu ülkenin büyük ve güçlü bir Türkiye olmasını istemiyor. Milletimizin bu nedenle desteğini ‘evet’ten yana vereceğini düşünüyoruz.” dedi.
BU TAVRI KINIYORUZ
Ağrı Kardeşlik ve Dayanışma Platformu (AKADAP) Genel Sekreteri Kerem Engin de bayan bakana uygulanan engellemenin, vatandaşlara uygulanan gayri insanı müdahalenin ve basına uygulanan sansürün Avrupa’nın insan haklarına, diplomatik teamüllere, basın ve fikir özgürlüğüne ne kadar saygılı olduğunu ve söz konusu kendileri olduklarında kendileri ile nasıl çelişkiye düştüklerini ortaya koyduğuna işaret etti.
Hollanda hükümetinin bakanların Türk toplumuyla ve diplomatik temsilcilerle bir araya gelmek amacıyla yapacağı ziyaretleri engellemesinin hiçbir hukuk kuralı ile uyuşmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Her fırsatta ülkemize demokrasi ve basın özgürlüğü dersi veren Avrupa ülkeleri söz konusu kendileri olduğunda bütün insani kavramları yok sayabiliyor. Son zamanlarda Almanya ve Hollanda’nın ortaya koyduğu tavır bunun en iyi örneğidir. Önce bakanımız Çavuşoğlu’nun seyahat ettiği uçağın iniş izninin iptal edilmesi, akabinde bakanımız Kaya’nın kendi ülkesinin konsolosluğuna girişinin engellenmesi uluslararası hiçbir teamüle uymamaktadır. AKADAP olarak ülkemizin bu uygulamaya karşı gereken diplomatik tepkiyi vereceğine inanıyor, Hollanda’yı demokrasi, siyasi ve uluslararası hiçbir hukuka uymayan bu davranışına karşı kınıyoruz.”
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.