HDP Milletvekili Leyla Zana için 21 yıl hapis cezası istendi. HDP’ye yönelik PKK operasyonları tüm hızıyla sürüyor. Bir süre önce gözaltına alınan ancak serbest bırakılan Zana hakkında, “Örgüt üyesi olmak”, “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” ve “Suçu ve suçluyu övmek” suçlamalarıyla 21 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
AYNI GÜN BIRAKILDI
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında 8 Şubat’ta Diyarbakır’da gözaltına alınarak aynı gün adli kontrol şartıyla serbest bırakılan HDP Ağrı Milletvekili Leyla Zana hakkında 9 yıldan 21 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede Zana, “Örgüt üyesi olmak”, “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” ve “Suçu ve suçluyu övmek” iddiaları ile suçlanıyor.
LEYLA ZANA KİMDİR?
Leyla Zana, 3 Mayıs 1961; Silvan’da doğan , Kürt kökenli Türk siyasetçi. TBMM 26. dönem milletvekilidir.
Leyla Zana, 14 yaşında iken bölgenin büyük ailelerinden birinin oğlu olan Diyarbakır Belediye Başkanı Mehdi Zana ile evlendi ve Diyarbakır’a yerleşti. 12 Eylül Darbesi sonrasında tutuklanarak cezaevine giren Mehdi Zana Diyarbakır, Aydın, Afyon ve Akşehir cezaevlerinde 14 yıl kalırken, bu yıllar Leyla Zana için okuma yazmayı da öğrendiği bir eğitim süreci oldu.
1991 Türkiye genel seçimleri’nde, bölge kadınlarının büyük desteğini aldığı bir seçim çalışması sonrasında zamanın Sosyaldemokrat Halkçı Parti listesinden Diyarbakır milletvekili olarak TBMM’ye girdi. 6 Kasım 1991’de, TBMM 19. Yasama Dönemi için yapılan yemin töreninde, başında Kürt ulusal renkleri olan bir bantla, Türkçe başladığı yemini Kürtçe “Bu yemini Türk ve Kürt halklarının kardeşliği adına ediyorum” cümlesiyle tamamlaması nedeniyle meclis salonunda tepkiyle karşılaştı. 2 Mart 1994’te [1] , ABD’de yaptığı bir konuşma yüzünden, TBMM Genel Kurulu’nda yapılan oylamada, Orhan Doğan, Hatip Dicle, Ahmet Türk, Sırrı Sakık ve Mahmut Alınak’la beraber milletvekilliği dokunulmazlığı kaldırıldı. Ertesi gün dokunulmazlıkları kaldırılmış olan diğer 5 milletvekiliyle birlikte gözaltına alındı.
17 Mart 1994’te, grup arkadaşları Hatip Dicle, Selim Sadak ve Orhan Doğan ile birlikte tutuklanarak cezaevine gönderildi. 8 Aralık 1994’te yasadışı örgüt üyeliği suçundan mahkûm olarak 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Hapishaneden yazdığı mektuplar önce bir gazetede yayımlandı, daha sonra kitap haline getirildi.
Hapishane yılları boyunca uluslararası barış kuruluşlarının ve insan hakları derneklerinin ilgisi ve desteğiyle karşılaştı.[kaynak belirtilmeli]Avrupa Birliği süreciyle birlikte yoğunlaşan çabalar sonucunda ve AİHM kararı doğrultusunda yeniden yargılanan Zana ve arkadaşları, 15’er yıllık hapis cezaları olduğu gibi onaylanarak cezaevinde kaldılar. Ancak 8 Haziran 2004’te Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi’nden serbest bırakıldı.
21 Mart 2007 tarihinde Diyarbakır’da ki etkinliklerde sarfettiği, “Kürtlerin 3 lideri var. Bu üç lidere minnet borçluyuz” sözleri nedeniyle Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Zana’yı Terörle Mücadele Kanunu’nun “Terör örgütünün propagandasını yapmak” suçunu kapsayan 7. maddesi uyarınca 2 yıl hapis cezasına çarptırdı.
9 AYRI KONUŞMA
Çeşitli tarihlerde yaptığı 9 ayrı konuşma nedeniyle Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “Terör örgütünün propagandasını yapmak” ve “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” suçlarından yargılanan Leyla Zana’ya mahkeme 10 yıl hapis cezası ve seçme-seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına da karar verdi. Ancak Yargıtay 9. ceza dairesi “sanığın eksik savunma” yapması sebebiyle kararı bozdu. Yeniden görülen davada “sanığın terör örgütü PKK üyeliği boyutuna ulaştığı” gerekçesiyle aynı ceza verildi. Tekrar temyize gönderilen dosya yine bozularak yerel mahkemeye gönderildi. İlgili Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay’ın kararına uydu. Mahkeme, son yasal düzenlemeleri dikkate alarak Zana hakkındaki ’terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan kovuşturmanın ertelenmesine; ’örgüt adına suç işlemek’ suçundan da ceza verilmesine yer olmadığına karar vererek davayı düşürdü.[3]
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.