Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını canlı yayında gençlerle paylaştı. Erdoğan, “”Bizden önce meğerse Dalaman’a gelmişler, bizim uçağı incelemişler. Fakat çok ilginç şeyler oluyor ve uçağa girmişler, bakmışlar çıkmışlar. Bizim bunlardan haberimiz yok” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na “Şimdi çok daha enteresan görüntüler çıktı. Bu esnada meğerse tankların önüne gelen o ışıldaklı araçla darbecilerle orada konuşuyorlar, görüşme yapıyorlar ve darbecilerle ne konuştunuz? Ne görüştünüz? 12 dakika telefon görüşmesi var, ne görüştün?” ifadeleriyle yüklendi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Son yirmi ayda 10 bini aşkın teröriste etkisiz hale getirdik. Tabii şehirlerimiz var ama artık mukayese edilemeyecek derecede teröristi de etkisiz hale getirdik. Terör ilminde, onun da bir ilmi var. Başarılı olmanın şeyi bire beştir. Eğer siz bir kaybediyorsanız beş karşı taraftan kaybedilmesi lazım. Şu anda bunu çok çok fevkinkinde sürdürdük” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bizden önce meğerse Dalaman’a gelmişler, bizim uçağı incelemişler. Fakat çok ilginç şeyler oluyor ve uçağa girmişler, bakmışlar çıkmışlar. Bizim bunlardan haberimiz yok. Biz indik, hemen uçağa geçtik daha sonra öğreniyoruz. Ki bunların gelip gitmesi hani Nur Mağarası’ndaydı değil mi? hani geliyorlar sevgili peygamberimiz Ebubekir Sıddık ile orada ama mağaranın kapısını örümcek örüyor ve gelip bakıyorlar ki örümcek ağ örmüş, “Burada örümcek ağ ördüğüne göre herhalde buraya kimse girip çıkmış değildir” diyorlar ve kapıdan müşrikler dönüp gidiyor. Şimdi bunlar da gelip bakıyorlar filan kimseyi görmeyince uçağın içinde dönüp gidiyorlar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATV-AHaber ortak canlı yayınında gençlerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını canlı yayında gençlerle paylaştı. 15 Temmuz gecesine ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan şöyle konuştu:
“Benim hızlı bir yatım var, buradan sizi yakın adalara götürebilirim gibi bana bir teklif de yaptı. Dedim ki “Serkan bak, benim vatan topraklarında ölmem varken ben gidip gavur topraklarında esir hayatı yaşayamam” damadım, eşim, kızım torunlarım hep beraber oradan çıktık ve Dalaman’a ulaştık, bizden önce meğerse Dalaman’a gelmişler, bizim uçağı incelemişler. Fakat çok ilginç şeyler oluyor ve uçağa girmişler, bakmışlar çıkmışlar. Bizim bunlardan haberimiz yok. Biz indik, hemen uçağa geçtik daha sonra öğreniyoruz. Ki bunların gelip gitmesi hani Nur Mağarası’ndaydı değil mi? hani geliyorlar sevgili peygamberimiz Ebubekir Sıddık ile orada ama mağaranın kapısını örümcek örüyor ve gelip bakıyorlar ki örümcek ağ örmüş, “Burada örümcek ağ ördüğüne göre herhalde buraya kimse girip çıkmış değildir” diyorlar ve kapıdan müşrikler dönüp gidiyor. Şimdi bunlar da gelip bakıyorlar filan kimseyi görmeyince uçağın içinde dönüp gidiyorlar onların arkasından biz biniyoruz ve uçağımıza binip, üç ayrı noktada tabii o gece bizim uçak var çünkü hedef saptıracağız. Dalaman’daki uçakla beraber hareket ediyoruz.”
-“DARBECİLERLE NE KONUŞTUNUZ?”-
Erdoğan, 15 Temmuz gecesi İstanbul Atatürk Havalimanı’na indikten sonra yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Yanımıza arkadaşlar geldi, dediler ki 11 buçuk gibi dediler bana Kılıçdaroğlu VIP’den geldi ve bir yere gitti dediler. Onlar da bilmiyorlar. Tabii biz bunları sonra öğreniyoruz. Şimdi çok daha enteresan görüntüler çıktı. Bu esnada meğerse tankların önüne gelen o ışıldaklı araçla darbecilerle orada konuşuyorlar, görüşme yapıyorlar ve darbecilerle ne konuştunuz? Ne görüştünüz? 12 dakika telefon görüşmesi var, ne görüştün? Hani sen FETO’nun gazetesine röportaj vermiştin? Geçen akşam bir radyo kanalında bir görüşme yaptım, dedi ki “Benim de onunla görüşmem var bana da aynı şeyi söyledi darbe olursa ilk defa tankların üzerine ben çıkarım” peki bu ne perhiz, ne lahana turşusu. Niye kaçıp gittin? Orada bak on binlerce insan var sen de onların arasına karışsaydın. Bu iş kürek işi değil yürek işi. Çekti gitti. Dedim ya yalan bunda diz boyu. Ben zaten buna diyorum bu yalan makinesi. İşte görüntü ortada. İspat burada, delil burada. Onun için de tabii yani CHP çok çabuk bundan kurtulması lazım. 16 Nisan zaten bunun işaretidir.”
-CUMHURBAŞKANINA ALBÜM TEKLİFİ-
Yakınlarının kendisine şiir okuma yeteneğine sahip olduğunu söylediğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi teklifler gelmeye başladı işte bu seçimden sonra şöyle bir CD yapsak filan diye. Dedim şu önce bir seçimi hayırlısıyla atlatalım bitsin bu iş, bittikten sonra onu yaparız dedim. Yani Cumhurbaşkanı olduğu için yapma diye bir derdim yok. Çünkü seviyorum şiiri ve bunu okuyarak da bütün halkımla da paylaşmak istiyorum” dedi.
-“SİZ BİR KAYBEDİYORSANIZ BEŞ KARŞI TARAFTAN KAYBEDİLMESİ LAZIM”-
Terörle mücadeleye değinen Erdoğan, “Son yirmi ayda 10 bini aşkın teröriste etkisiz hale getirdik. Tabii şehirlerimiz var ama artık mukayese edilemeyecek derecede teröristi de etkisiz hale getirdik. Terör ilminde, onun da bir ilmi var. Başarılı olmanın şeyi bire beştir. Eğer siz bir kaybediyorsanız beş karşı taraftan kaybedilmesi lazım. Şu anda bunu çok çok fevkinkinde sürdürdük. Yani bir şehidimiz bizim varsa onlardan en az beş tane etkisiz hale getirmek lazım. Ve bu mücadeleyi şu anda bu şekilde sürdürüyoruz” diye konuştu.
-“NİÇİN KONVANSİYONEL OLDUĞU ZAMAN ÜSTÜNÜ ÖRTBAS EDİYORSUNUZ?”-
İdlib’de akıl almaz olayların geliştiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Bir yutturmaca var. Nedir bu yutturmaca? Kimyasal silah yutturmacası. Böyle bizi tarihteki, geçmişteki birçok kanunlarla filan falan bağlamaya çalışıyorlar. İşte bilmem şu tarihte şu maddeye göre kimyasal silahlara karşı şöyle bir karar alındı. Kardeşim, böyle bir karar alınmış olabilir. Şu anda İdlib’de kimyasal silahlarla kaç kişi öldü? Bin mi öldü? Bin beş yüz mü öldü? Veya Suriye’nin tamamında ne kadar öldü? Peki konvansiyonel silahlarla ne kadar insan öldü? Bir de bunu söyleyin. Bir milyona yakın şu andan konvansiyonel silahlarla Suriye’de insan öldüğünü ben iddia ediyorum. Her şeyi gizliyorlar. Onu sen Lahey Adalet Divanı’na getireceksin bunu niye götürmüyorsun? Sebebi ölüm olan böyle bir savaşın niçin konvansiyonel olduğu zaman üstünü örtbas ediyorsunuz? Dikkat edin hiç konvansiyonel silahlardan bahsetmiyorlar. Yatıyorlar kalkıyorlar kimyasal silah. Bir defa sebep-netice ilişkisinde bakıyorsun konvansiyonel silah da öldürücü e öyleyse onu da konuşalım, kimyasalı da konuşalım. Ama buna yanaşmıyorlar. Biz de diyoruz ki burada olay sadece kimyasal değil. Ve arkadaşlarımın zaten İdlib’deki olaydan sonra yaptıkları açıklamada özellikle söyledim “Bak yapacağınız açıklamada kimyasalın yanında konvansiyoneli muhakkak zikredeceksiniz” ve açıklamalarımızı bir Türkiye olarak böyle yaptık ama Batı ülkeleri iki de bir kimyasal, bununla işi örtmeye çalışıyorlar.”
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.