DEPREMİN BİLANÇOSU

Asrın felaketinde 50 binden fazla yurttaşımız yaşamını yitirmiş, 120 bini aşkın vatandaşımız yaralanmış, 100 milyar doların üzerinde maddi zarar meydana gelmiştir.

Yapılan değerlendirmelere göre depremden; 550 bin “Yıkık veya Ağır Hasarlı”, 150 bin “Orta Hasarlı”, 1 milyon 250 bin civarında ise “Az Hasarlı” binanın etkilendiği anlaşılmaktadır. Orta hasarlı bina sayısının daha detaylı tespitlerle 300 bin civarında olacağı da tahmin edilmektedir.

YENİDEN YAPILANMA

Depremzede yurttaşlarımızın yaşam standartlarını tedricen de olsa iyileştirmek amacıyla yeni deprem konutlarının inşaatları için yetkililerce hızlıca yıkım ve enkaz kaldırma çalışmalarına girişilmiş, eş zamanlı olarak da yeni yerleşim alanlarında inşaat faaliyetlerine başlanmıştır. Tüm bu faaliyetlerin daha sistematik bir yaklaşımla yönetilmesi amacı ile geç ve eksik de olsa çeşitli disiplinlerden bilim insanı ve uzmanlardan oluşan “Türkiye Ulusal Risk Kalkanı” kurulu oluşturulmuştur.

Yüz ölçümünün çok büyük bir bölümü deprem, heyelan, sel gibi doğal afet riski altında bulunan ülkemizin risk ve hasar azaltma politikaları geliştirerek kısa orta ve uzun vadeli programlarla yerleşim birimlerini yeniden yapılandırması kaçınılmazdır.

PATLAYICI MÜHENDİSLİĞİNİN ROLÜ

Bu kapsamda kentsel yenileme sürecinin afet öncesi ve sonrasında; riskli yapıların yıkımı ile sağlam kaya birimlerin bulunduğu lokasyonlarda oluşturulacak bina ve tesislerin temel-altyapı kazılarında “Patlayıcı Mühendisliği” uygulama ilkelerinden yararlanılması; teknik, ekonomik yapılabilirlik yanında iş güvenliği ve çevre dostu yaklaşım açısından da zorunludur.

Ne yazık ki “Türkiye Ulusal Risk Kalkanı” kurulunda; son zamanlarda metro, otoyol, baraj, boru hattı inşaatları ile madencilik başta olmak üzere ülkemizin imar ve inşa faaliyetlerinde önemli hizmetlerde bulunan “Patlayıcı Mühendisliği” uzmanlık alanına yer verilmediği anlaşılmaktadır.

Deprem bölgemizde bu aşamada hızla gündeme gelen 300 binden fazla orta-hafif hasarlı binanın yıkımı ve 600 binden fazla binanın yeni yerleşim alanlarında inşaatı oldukça büyük hacimlerin hareketini gerektirecektir. Bu faaliyetlerin teknik, ekonomik yapılabilirlik sınırları içinde hızla gerçekleştirilmesi için “Patlayıcı Mühendisliği” ilke ve uygulamaları ile yönetilmesi gerekmektedir.

Ancak bu alandaki faaliyetlerin koordinasyonu ile uygulamaya yönelik karar süreçlerinin bilimsel ölçülere dayandırılması da göz ardı edilmemelidir. Bu nedenle gelecekte bu alanda yeni sorunların yaşanmaması için yetkili kurum ve kuruluşlar aşağıdaki hususlara öncelik vermelidir.

YAPILMASI GEREKENLER

En kısa sürede “Türkiye Ulusal Risk Kalkanı” modelinde “Patlayıcı Mühendisliği” uzmanlık alanına yer verilmelidir.
Yıkık ve çok ağır hasarlı binaların yıkım ve enkaz kaldırma çalışmalarının klasik makinalı yıkım tekniği ile yapılması zorunludur.
Artçı depremlerin sürmekte olduğu dikkate alındığında çok ağır hasarlı yapıların yıkımında can ve mal güvenliği açısından kesinlikle patlayıcı ile bina yıkımından kaçınılmalıdır.
Orta hasarlı yapıların yıkımını hızlandırmak amacıyla, her bir yapının hasar durumu yeniden uzman bilirkişilerce tanımlanmak suretiyle patlayıcı mühendisliği ilkeleri kontrollü olarak uygulanmalıdır.
Kontrollü patlatmalı yapı yıkım uygulamalarında da risk analizi esaslı uygun yıkım yöntemleri seçilmelidir.
Yeni yerleşim lokasyonlarındaki sağlam kaya birimlerinde temel ve alt yapı kazılarında mutlaka “Patlayıcı Mühendisliği” ilkeleri uygulanmalıdır.
Patlatmalı bina yıkımı konusundaki mevzuat, boşaltılmış, izole edilmiş olan deprem alanlarındaki bina ve tesisler için esnetilmelidir. Bu amaçla ilgili tüzük ve yönetmeliklerde gerekli revizyonlar hızla yapılmalıdır.
Tüm bu iş ve işlemlerle ilgili karar süreçleri; “Patlayıcı Mühendisliği” uzmanlık alanıyla genişletilmiş olan “Türkiye Ulusal Risk Kalkanı” modeli çerçevesinde yönetilmelidir.

Proje Bilgi Formu

Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.

    Önceki yazıYüzde 25 sınırına takılmak istemeyen ev sahipleri kısa süreli kiralamaya yöneliyor
    Sonraki yazıRAMS Türkiye Gain Medya’yı satın aldı