CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, halk oylamasına sunulan anayasa değişikliği paketine ilişkin, “Bu açıkça rejim değişikliği teklifidir. Bundan yaklaşık 100 yıl önce biz egemenliğin saraydan alınıp millete verilmesi için bir mücadele verdik. Bize getirilen bu öneri, egemenliği bizden alıp yeniden saraya vermeyi teklif eden rejim değişimidir.” dedi.
Böke, Kültürpark Fuar İsmet İnönü Sanat Merkezi’nde, İzmir Barosu, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Önce Demokrasi Girişimi, Sosyal Demokrasi Girişimi ve Anayasa Hukuku Araştırmaları Derneği (ANAYASADER) tarafından düzenlenen “İzmir Anayasayı Konuşuyor” paneline katıldı.
Burada bir konuşma yapan Selin Sayek Böke, CHP olarak demokrasiyi yeniden inşa etmek için 16 Nisan’daki halk oylamasını fırsata çevirmeleri gerektiğini, sandığın sadece bir iktidar seçimi için değil, Türkiye’nin birlikte yaşayıp yaşayamayacağına ilişkin bir sandık olduğunu belirtti.
16 NİSAN’DA EVET ÇIKARSA…
16 Nisan’daki halk oylamasından “evet” sonucu çıkması durumunda ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı siyasetin toplumdaki etkisini arttıracağını öne süren Böke, “Karşımıza gelmiş olan teklifin bizleri siyasal özne olmaktan çıkartan, 80 milyon adına kararı tek kişinin vermesi için bir rejim değişikliği olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. İtirazımızın buna olduğunu bilirsek, bu süreçte hayırları çoğaltarak demokrasiyi ortaya koymuş oluruz.” diye konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Böke, halk onayına sunulan 18 maddelik anayasa değişikliğinin bir sistem değişikliğini değil, rejim değişikliğini içerdiğini iddia ederek, şunları kaydetti:
“Bu açıkça rejim değişikliği teklifidir. Bundan yaklaşık 100 yıl önce biz egemenliğin saraydan alınıp millete verilmesi için bir mücadele verdik. Bize getirilen bu öneri, egemenliği bizden alıp yeniden saraya vermeyi teklif eden rejim değişimidir. Her şeyden önce yasama yetkisini Meclisten çıkartan, Meclisin yetkilerini kırpan ve cumhurbaşkanına kararnamelerle 80 milyon adına yasama yapma yetkisi veren bir teklif var. Bu kişi aynı zamanda Bakanlar Kurulu atama yetkisini de kendisine alarak, Bakanlar Kurulunu da kendisi tek başına seçmiş olacak. Yasa yapma ve yürütmeyi seçme, hesap sorma yetkisi tamamen cumhurbaşkanına verilmiş oluyor. Teklifi getirenler ve ona destek veren muhalefet partisinin yöneticileri şunu söylediler; ‘Fiilen bir durum yaşanıyor, biz ona uygun anayasa yazacağız’. Biz bu fiili durumdan memnun muyuz? Bunu değerlendirerek sandığa gitmeliyiz.”
İSTİKRAR YOK, İŞSİZLİK ARTTI
Türkiye’de ekonomik istikrar olmadığını ve işsizliğin arttığını söyleyen Selin Sayek Böke, “Ekonomik istikrarla ilgili Türk lirasına bakmak yeterli. Son 2,5 yılda Türk Lirası, 150 para birimi içinde en çok değer kaybeden 12’nci para birimi oldu. OHAL uzatıldığından bu yana Türk lirası 65 kuruş değer kaybetti. Cebimizin nasıl eridiğini bu değer kaybında görüyoruz. 3 Ekim’den bugüne 250 milyar liradan daha çok zarar ettik.” değerlendirmesinde bulundu.
Proje Bilgi Formu
Bu projeyle ilgili daha fazla bilgi almak ister misiniz?
Formu doldurun, mesajınızı proje sahibine iletelim.