Başbakan’dan Kılıçdaroğlu’na çağrı: Bir kez daha düşün

Edirne’de konuşan Başbakan Yıldırım, “Bir kez daha düşün Kılıçdaroğlu” diyerek terör örgütleriyle aynı safta olmakla suçladığı CHP liderini “evet” oyu vermeye çağırdı. Başbakan, “Kimler ‘hayır’ diyor. Bakın PKK karşı çıkıyor, FETÖ gece-gündüz ‘hayır’ için çalışıyor, bazı Avrupa ülkeleri de ‘hayır’ için çalışıyor. Bu size bir şey hatırlatmıyor mu?” diye konuştu. 

Başbakan Binali Yıldırım, Edirne’de düzenlenen mitingde halka hitap etti.

“AVRUPA’YI ANLADIK DA CHP’YE NE OLUYOR?”

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini içeren anayasa değişikliğine PKK ve FETÖ gibi örgütlerin yanı sıra Avrupalı bazı ülkelerin de karşı çıktığını ifade etti.

“Bunlar bizim geleceğimizin iyi olmasını ister mi?” diye soran Yıldırım, “Bunu anladık da CHP’ye ne oluyor? Sen neden karşı çıkıyorsun? Bir kez daha düşün Kılıçdaroğlu sana düşen ‘hayır’ demek değil, ‘evet’ oyu vermektir” diye konuştu.

17 GÜN SONRA SANDIĞA GİDECEĞİZ

Yıldırım’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“16 Nisan’a şurada 17 gün kaldı. 17 gün sonra sandığa gideceğiz ve geleceğimiz için önemli bir karar vereceğiz. Edirne kararını çoktan vermiş, karar evet istikamet Cumhuriyetin 100. yılı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği muhasır medeniyet seviyesi.
Devlet sistemi değil hükümet sistemini değiştireceğiz. Kafa karıştıranlar var. 1923’te devlet sisteminin adını koyduk. Cumhuriyeti birlikte kurduk, birlikte yaşatacağız. Edirne’den ilan ediyorum, cumhuriyete el uzatanlar laf söyleyenler milleti karşısında bulur.

“SİSTEM PROBLEM ÜRETİYOR”

15 Temmuz’da cumhuriyetimize saldırdılar, millet cumhurbaşkanına, başbakanına, meclisine sahip çıktı. Kim rejim değiştirmek isterse karşısında milleti bulur. Bu bir hükümet sistemi değişikliğidir. Şimdi parlamenter sistem var. Bu sistem zaman zaman porblem üretiyor.
Getirdiğimiz 18 maddelik değişimle hükümet sistemini cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi olarak değiştiriyoruz. Mevcut sistemde başbakan da cumhurbaşkanı da güçlü. Normalde parlamenter sistemde cumhurbaşkanları temsili olur. İki başlılık var, bu sorun oluyor, zaman kaybettiriyor. Kazanımlarımız elimizden alınıyor.

“7 HAZİRAN’I UNUTMAYIN”

Mevcut düzen ülkenin büyümesine ayak uyduramıyor. Bunun örnekleri geçmişe doğru gidersek çok var. 7 Haziran’ı unutmayın. Hiçbir parti iş başına gelemedi, hükümet kurulamadı. 5.5 ay sonra seçime gitmeye mecbur kaldık. Bu arada HDP bölücü parti de gerçek yüzünü ortaya çıkardılar. 2 tane genç polisimizi uykusunda şehit ettiler.
İngiltere’de 67 yılda 15 hükümet, Almanya’da sadce 24 hükümet, ABD’de 17 hükümet kurulmuş… Türkiye’de 67 yılda 48 tane hükümet kurulmuş. Birince 15 birinde 48 3 katından fazla. Yazık değil mi bu millete durmadan seçime gideceğiz, para harcayacağız.
Artık sandıktan mutlaka tek başına iktidar çıkacak. Başka yolu yok. Hem tek başına hükümet olacak hem de çok güçlü olacak. Hükümet en az yüzde 50 ile iş başına geliyor. AK Parti iktidara geldiğinde doğan çocuklar 15 yaşında. Sanıyorlar ki eskiden de Türkiye böyleydi. Cumhurbaşkanı hükümet sisteminde işin patronu millet olacak. baştan işin adını koyuyorsunuz. Cumhurbaşkanı seçtik iş başına getirdik. Artık onlara düşen hizmet etmek.

“SEBEBİ ZAYIF HÜKÜMETLER”

Oylar verildi sayıldı, hükümet işbaşı yaptı 5 yıl boyunca devam edecek. Sonra bir daha seçilecek, ondan sonra 3’üncüsü yok. Bu halk oylaması bütün krizleri ortadan kaldırıyor. Türkiye’de bunların hepsinin sebebi zayıf hükümetler. Türkiye’yi daha istikrarlı, daha fazla yatırım yapabilir bir konuma yükseltmek için bu değişikliği yapmamız gerekiyor. Bu ülkenin geleceğini karartmaya kimsenin hakkı yok. Cumhurbaşkanı ile başbakan arasında kriz olunca bedeli millet ödüyor.
Güçlü hükümetler döneminde Türkiye parlak yıllarını yaşadı. Merhum Menderes döneminde, Özal döneminde Türkiye aldı başını gitti. Bir de AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan döneminde aynı sıçramayı yaptı, rekorlar kırdı.

“EVET ÇIKMASIN NE OLURSA OLSUN DİYORLAR”

Sandıktan evet çıkmasın da ne olursa olsun Türkiye batsın diyorlar. Ekonomi batsın, terör azsın diyorlar. Yeter ki Recep Tayyip Erdoğan kazanmasın, Türkiye’ye ne olursa olsun diyorlar. Bu anlayışla nereye varacağız? Edirne’de belki bize verilen oylar muhalefet partilerine verilenden daha az ama Edirne bize az oy veriyor hizmet götürmeyelim demedik.
Küçük olsun benim olsun diyenlere karşı büyük olsun 80 milyonun olsun diyoruz. Kimler ‘hayır’ diyor. Bakın PKK karşı çıkıyor, FETÖ gece-gündüz ‘hayır’ için çalışıyor, bazı Avrupa ülkeleri de ‘hayır’ için çalışıyor. Bu size bir şey hatırlatmıyor mu?
Bunlar bizim geleceğimizin iyi olmasını ister mi? Bunu anladık da CHP’ye ne oluyor? Ana muhalefet partisi, sen de niye karşı çıkıyorsun kardeşim? Halbuki Kılıçdaroğlu ne diyor? ‘Ben bu anayasaya 1982’de hayır oyu verdim, yani kabul edilmemesi için gittim hayır oyu verdim.’ İyi ya biz de işte senin ‘hayır’ oyu verdiğin anayasayı değiştiriyoruz.

“SANA DÜŞEN HAYIR DEĞİL EVET DEMEK”

O halde sana düşen ‘hayır’ demek değil, ‘evet’ oyu vermektir. Kendi içinde çelişkiye düşüyorsun. Bu anayasaya ‘hayır’ diyorsun, ‘hayır’ oyu veriyorsun, şimdi ‘değiştirelim’ diyoruz yine ‘hayır’ diyorsun. 82’de kalmışın, biz ‘sen 82 modelsin’ diyoruz, alınıyorsun ama oradan bir santim ileri gitmemişsin. Bir kez daha düşün Kılıçdaroğlu. Türkiye’nin aydınlık yarınları için evet demeye hazır mıyız?” Bu CHP, 2011 seçimlerinde beyannamesinde diyor ki ‘Biz iktidara gelirsek seçilme yaşını 21’e indireceğiz.’ Biz daha iyisini yaptık, 18’e indirdik. Niye karşı çıkıyorsun?”