Başakşehir’in en büyük projesi: 3. İSTANBUL

3. İSTANBUL, üç konut etabı, rezidansı, home office blokları, cadde mağazaları ve çarşısı ile bölgesine hizmet sunacak karma bir yapıdan oluşuyor. Bölgesine değer katacak 3. İSTANBUL, henüz lansman öncesinde yakaladığı başarı ile gayrimenkul sektörüne moral oldu. Doların hızla arttığı o günlerde 3. İSTANBUL’un kısa sürede elde ettiği bu satış başarısı, vatandaşın Türkiye’ye olan güven ve inancını net bir şekilde ortaya koydu. Yoğun talep nedeniyle satış ofisini 26 Kasım’da açan 3. İSTANBUL, ilk iki günde ziyaretçi akınına uğradı.
 
Başakşehir’in beklenen projesi 3. İSTANBUL’un Lansman Toplantısı, Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, ASAF İş Ortaklığı Üst Yönetimi’nin yanı sıra, 3. İSTANBUL’un sponsor olduğu Başakşehir Futbol Kulübü Başkanı Göksel Gümüşdağ ve Teknik Direktörü Abdullah Avcı’nın da katılımıyla düzenlendi. Al Zamil Real Estate Yönetim Kurulu Başkanı Abdulhamed Abdullah M. Alzamil, Seha Yapı ve Adese adına İttifak Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İcra Kurulu Başkanı Tahir Atila ile Fuzul Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Akbal ev sahipliğinde gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını ise 3. İSTANBUL’un proje sözcüsü olarak Seha Yapı Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Saylık yaptı.
 
3. İSTANBUL’un, gerçekten de birçok açıdan çok özel ve özgün bir proje olduğunu vurgulayan Ömer Saylık, Başakşehir Belediyesi’nin de arazi sahibi olarak içinde yer aldığı 3. İSTANBUL için “Alanlarında köklü ve öncü dört büyük kuruluşun ASAF İş Ortaklığı çatısı altında oluşturduğu tecrübe, bilgi ve güç birliğinin eseri; bölgesinde öncülük yapacak bir proje” tanımlamasını kullandı.

 
‘Başakşehir’in en büyük projesi’
 
Ömer Saylık, yaklaşık 330.000 metrekarelik büyüklüğü ile “Başakşehir’in en büyük projesi” unvanını taşıyan 3. İSTANBUL projesinin özelliklerini anlattı:
 
“3. İSTANBUL, üç konut etabı, rezidansı, home office blokları, cadde mağazaları ve çarşısı ile bölgesine de hizmet sunacak karma bir yapıya sahip. Konut etaplarımızda, 2+1’den 5+1’e kadar uzanan farklı tip ve büyüklüklerde toplam 1.252 daire bulunuyor. Rezidans ve home office bloklarında bulunan konutlarla birlikte bu sayı toplamda 1.500’e çıkıyor. 3. İSTANBUL’da 107 adet cadde mağazamız ve 102 adet de çarşı dükkanımız mevcut.
 
Toplamda 116.000 metrekareye yaklaşan proje arazisinin 85.000 metrekaresi, yeşil alanlar, yürüme yolları, spor alanları gibi sosyal donatılara ayrılmıştır. 3. İSTANBUL bu alanda da Başakşehir’in en büyüğüdür. 3. İSTANBUL’un üç konut etabında 1.500’er metrekare ve rezidans parselinde ise 750 metrekare olmak üzere, toplamda 3.750 metrekareye ulaşan 3 ayrı sosyal tesisi bulunuyor. Bu alanlarda; kapalı yüzme havuzlarından, SPA alanlarına, PlayStation odasından hobi atölyelerine kadar farklı ve zengin olanaklar sunuluyor. Ayrıca, 3. İSTANBUL’un adeta tüm peyzaj alanlarına yayılmış geniş ölçekte açık sosyal donatıları ile; spor sahalarından kaykay pistine, çocuk oyun parklarından yetişkinler için rekreasyon alanlarına kadar hayatı keyifli hale getirecek detaylar bulunuyor. 3. İSTANBUL, Taksim Meydanı’nın yaklaşık iki katı büyüklüğündeki Kent Meydanı ile bölgenin sosyal buluşma merkezini oluşturacak.
 
3. İSTANBUL, konumuyla da birçok ayrıcalık sunuyor. Bu ayrıcalıklardan sadece iki tanesi dahi, projemizi çekim merkezi haline getirecek nitelikte. Avrupa’nın en büyük botanik parkı ve Başakşehir 3. İstanbul Vadisi, projemizin hemen yanı başındadır. Projemiz, üzerinde bulunduğu hava koridoru ile de İstanbul’un havası en temiz alanlarından birinde yer almaktadır. Ayrıca Avrupa’nın en büyük sağlık kompleksi olan Başakşehir Şehir Hastanesi de yine projemizin çok yakınında yer alıyor. 3. Havalimanı, 3. Köprü, Atatürk Havalimanı, E-5 ve TEM gibi ulaşım arterlerinin kesişim noktasında yer alan 3. İSTANBUL, tramvay, metro, otobüs ve hava ray gibi toplu taşıma ulaşım avantajlarıyla da çok önemli bir ulaşım merkezi konumunda.
 
Tüm bunlarla birlikte 3. İSTANBUL, adının sorumluluğunun bilincinde, çağdaş yaşamın tüm olanaklarını toplayarak, ‘başka bir İstanbul alternatifi’ oluşturacak. İstanbul’a rakip değil, tam tersi ona yeni güzellikler katacak, bölgesine ve dolayısıyla İstanbul’a değer katacak bir proje.”

 
İkinci etap lansman fiyatları ile satışa sunuldu
 
3. İSTANBUL’un Ekim ayı sonunda başlattığı ön talep toplama döneminde gördüğü yoğun ilgiye de değinen Ömer Saylık, yaşanan gelişmeleri ise şu sözlerle aktardı: “Ön talep döneminde başvuru sayısı 12 bine ulaşırken, diğer yandan da bu yoğun ilginin adeta baskıya dönüşmesi ile stratejik bir karar aldık. Sadece ön talep sahiplerine bildirimde bulunarak, satış ofisimizin kapılarını planladığımız tarihten önce, 26 Kasım Cumartesi günü açtık.
 
Kısa süre içinde bizi hem heyecanlandıran hem de gururlandıran bir manzarayla karşılaştık. Kısa sürede oldukça yoğun bir kalabalık ile karşılaştık. Sadece ön talep sahipleri değil, Satış Ofisimizin açıldığını duyan herkes, adeta gün boyunca akın etti. Satış Ofisimiz doldu, taştı. Benzer bir yoğunluk pazar günü de yaşandı. O hafta sonu satış ofisimize yaklaşık 5.000 kişi geldi, 1500 yeni başvuru aldık ve ilk etapta satışa çıkan tüm dairelerin satışını gerçekleştirdik.
 
Bugün itibarı ile 2. Etabımızı da lansman fiyatları ile satışa sunuyoruz. Takdir edersiniz ki normal şartlarda lansman toplantıları ilk etap satışları ile başlar. Ancak aldığımız yoğun talep neticesinde sizlerin karşına ikinci etap lansmanı ile çıkıyoruz. Tabii burada, yeni müşterilerimize de ikinci etabımızın lansman fiyatları ile halen fırsat sunmaya devam ettiğini bildirmek isterim.

 
Elbette ki lansman öncesinde yakaladığımız bu başarı, 3. İSTANBUL’un hem yaşam hem de yatırım açısından ne kadar doğru bir proje olduğunun somut bir göstergesi olarak bizleri çok mutlu etti, gururlandırdı. 3. İSTANBUL projemizin bu önemli satış başarısını, bazı dış dinamikler nedeniyle doların 3,5 bandını zorladığı bir dönemde elde etmiş olması; vatandaşlarımızın Türkiye’nin gücüne ve geleceğine olan inancını bir kez daha ortaya koymasının güzel ve net bir örneği olması açısından da ayrı bir gurur ve duygu yaşattı.”
 
Fuzul Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Akbal; “Projelerimizin büyük bir bölümünü ise; bölgeye olan inancımız ile Başakşehir’de gerçekleştirdik. Bu nedenle bugün bu toplantıda, Sayın Başkanımız Mevlüt Uysal ile birlikte kendimizi ev sahibi olarak hissediyoruz.
 
Daha bugünden çok özel ve çok önemli bir proje olduğunu kanıtlayan 3. İSTANBUL’u hayata geçiren ASAF İş Ortaklığı’nın kuruluşunda da pilot rol oynadık. Körfez sermayesinin önemli ismi Al Zamil’i, Anadolu sermayesinin güçlü temsilcilerinden olan İttifak Holding’ in Seha Yapı ve Adese şirketleri ile bir araya getirdik. Pilot ortak olduğumuz bu iş ortaklığı, çok önemli bir güç birliği oluşturdu. Tecrübemizi, gücümüzü birleştirdik ve çok titizlendik. Sonuçta 3. İSTANBUL gibi özellikleri ve başarısı ile sembol olacak, bölgesine değer katacak, sektörüne moral olan bir projeyi hayata geçirdik. Şimdi geldiğimiz noktaya bakarak, böylesine başarılı bir oluşumda birleştirici unsur olmaktan, pilot rol oynamaktan ayrı bir keyif ve mutluluk duyuyoruz” diye konuştu.

 
3. İSTANBUL bizi 2023 hedeflerimize taşıyacak
 
İttifak Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İcra Kurulu Başkanı Tahir Atila ise şöyle konuştu. “Konya merkezli bir grup olarak 120 ülkeye ihracat gerçekleştirdik, yaklaşık 4.000 kişiyi istihdam ediyoruz, 1 milyar TL’lik konsolide ciroya ulaştık. 2011 yılında yeni bir yönetim anlayışı belirleyerek ‘güçlü bir geleceğe köprü kurma’ amacıyla değişim projesi başlattık. Bizim 35’nci, Cumhuriyetimizin ise yüzüncü yılını kutlayacağımız 2023 yılında, ciromuzu en az 5 milyar TL’ye çıkarmayı hedefliyoruz. İşte bu hedefimiz doğrultusunda yürüttüğümüz güçlü ve önemli yatırımlarımızdan biri ise, Seha Yapı ve Adese’nin de ortaklar arasında yer aldığı 3. İSTANBUL projesidir.
 
İstanbul’daki ilk karma konut projemiz olacak 3. İSTANBUL’u çok önemsiyoruz. Çünkü İstanbul’a, bu büyük ve kadim şehre yük olmaya değil, değer katmaya geldiğimizi ifade etmek istiyorum. 3. İSTANBUL’un, hem elde ettiği bu önemli başarı, hem de İttifak Holding olarak 2023 hedeflerimize taşıyacak önemli adımlardan biri olması sebebi ile bizler için ayrı ve özel anlamlar ifade ettiğini de belirtmek isterim.”
 
Al Zamil Gayrimenkul olarak Suudi Arabistan’ın yanı sıra Dubai, Bosna Hersek, Türkiye, Ürdün, Hollanda, İngiltere, Çin, Almanya, Avustralya, Umman ve Bahreyn gibi dünyanın birçok noktasında 78’i tamamlanmış toplam 110 gayrimenkul projesine imza attıklarını belirten Al Zamil Grup Yönetim Kurulu Başkanı Abdulhamed Abdullah M. Alzamil:
 
“Uluslararası arenada yatırım yaptığımız bu ülkeler arasında Türkiye’nin yeri ise bizim için çok özel. Bugüne kadar Türkiye’deki ortaklarımızla 1.1 milyar TL’lik proje gerçekleştirdik, toplam değerleri 500 milyon TL olan iki fon kurduk, Erzurum’da 120 milyon dolarlık çimento fabrikası geliştiriyoruz. Türkiye’ye karşı duyduğumuz bu özel ilginin birçok nedeni bulunuyor.
 
Öncelikle Türkiye, gayrimenkul alanında çok önemli ve uzun vadeli bir potansiyel barındırıyor. Türkiye, genel olarak da güçlü ve istikrarlı büyümesi ile yatırım yapılabilecek ülkeler arasında öne çıkıyor. Türkiye inşaat sektörü de hem üretim gücü hem de kabiliyeti ve kalitesi açısından dünyada ilk sıralarda yer alıyor. Bunlara, yabancı yatırımcılara sağlanan kolaylıklar ve iki ülke arasındaki dostane ilişkiler de eklendiğinde, bizim için Türkiye’nin yatırımlarımız açısından niçin çok özel bir ülke olduğu anlaşılıyor. 3. İSTANBUL projesinin yakaladığı başarı da bu konudaki en önemli ve en güncel örneklerden biri” şeklinde konuştu.
 

“Buralar eskiden dutluktu”
 
Konuşmasına özellikle İstanbul’da sıklıkla duyulan “Buralar eskiden dutluktu” sözleriyle başlamak istemediğini, ancak 30 yıl öncesine bakıldığında gerçekten de Başakşehir diye bir yer olmadığına dikkat çekerek başlayan Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ise şunları söyledi: “Şimdi Türkiye’nin en güzel kentleşme örneklerinden birinin sergilendiği ilçemiz, o dönem bomboş bir araziydi. Başakşehir’in kuruluş öyküsü, ilk KİPTAŞ ile başladı. Zamanla bu öyküye TOKİ ve burada birlikte aynı masayı paylaştığımız güzide kurumlarımız gibi özel sektör temsilcileri de katıldı. Hep doğru adımlar atıldı; güzel ve sağlıklı kentleşmenin en güzel örneklerinden biri gelişti. 3. İSTANBUL, bizler için çok önemli çifte katkı sağlayacak bir proje. Hem çok doğru ve güçlü bir proje olarak Başakşehir’e doğrudan değer katacak, hem de hasılat paylaşımı ile Başakşehir Belediyesi’nin güzel hizmetleri için önemli bir kaynak sağlayacak. Gerçekten de her açıdan beklentilerin çok ötesine geçen, ‘başarılı ve çok doğru’ olduğunu daha bugünden söyleyebileceğimiz örnek bir proje olarak hayata geçiyor.”