Aremas MIPIM’de dikkat çekiyor

Fransa’nın Cannes şehrinde gerçekleştirilen, dünyanın en büyük ve en önemli gayrimenkul fuarı olan MIPIM 2017, bugün kapılarını açtı. 14-17 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan fuara Türkiye’den, yaklaşık 500 şirket katılım gösterdi.  Özellikler yerli-yabancı yatırımcıları buluşturarak, önemli işbirliklerine olanak sağlayan fuarın ilk gününde Aremas Gayrimenkul Genel Müdürü Vedat Arslan’la bir söyleşi gerçekleştirdik.

“MIPIM Türkiye’nin tanıtımı için doğru bir adres”

MIPIM’in son 3-4 yılını değerlendirerek sözlerine başlayan Aremas Gayrimenkul Genel Müdürü Vedat Arslan, bu yıl Türkiye’den yaklaşık 500 Türk şirketinin fuara katıldığını ifade ederken; Cityscape Katar 2017 Fuarı’nın da eş zamanlı olması nedeniyle konut üreticilerinin MIPIM’e yoğun bir ilgisi olmadığını söyledi. MIPIM’in Türkiye ve mega projelerinin tanıtılması açısından doğru bir adres olduğunu ifade eden Arslan, fuarda birebir satış ortamının bulunmadığını ancak güzel ilişkiler kurulduğu takdirde bunun şirketlere büyük bir katkı sunacağına dikkat çekti.

“Yatırımcılarımızın çoğu Ortadoğu’dan”

“Şu anda İstanbul’da aktif olarak büyüyen gayrimenkul projelerinin tamamı herhalde Avrupa’nınkilerle eşdeğerdir” diyen Arslan, “Fakat biz bunu gösteremiyoruz. Avrupa Türkiye’ye ağırlıklı olarak, fonlar vasıtasıyla geliyor. Fonların bu girişim aşamasında belli kuralları var. O kurallar dahilinde yatırım yapılabiliyor. En önemli kural; ülkenin yatırım yapılabilir bir nota sahip olması. Şu anda o not bizde yok; ama özel yatırımcılar için ciddi bir gelir potansiyeli vadediyoruz. O potansiyeli gören bireysel yatırımcılar için önemli bir pazarız. Tüm bunlara baktığımızda esas yatırımcılarımızın ise Ortadoğu’dan geldiğini söyleyebiliriz. Katar ve Suudi Arabistan bunların başında geliyor” şeklinde konuştu.

“Yatırımı tohum atmak gibi düşünebilirsiniz”

MIPIM’in Türkiye’ye katkılarından bahseden Arslan, “ 9-10 senedir MIPIM’e katılıyorum. İlk geldiğim yıl, buraya gelen Türk şirketlerinin sayısı ortalama 60-70 civarındaydı. Şu anda 500 ortalamayla gidiyoruz. Bu Türkiye’nin MIPIM’e olan ilgisini gösteriyor. Yatırımı bir tohum atma gibi düşünebilirsiniz. Önce tohumu atacaksınız, sonra sulamalarınızı yapacaksınız. Ondan sonda o tohum meyvelerini vermeye başlayacak. Bu anlamda baktığımızda; biz burada sürekli olarak bulunmalıyız, insanlara karşı kendimizi anlatıyor olmamız lazım. Tüm bunların ardından yatırım zaten gelir. Yoksa sadece MIPIM’den sonuç almak mümkün değil. İstanbul’dan son 3-4 yılda yoğun bir katılım var. Bu tabi ki yatırımlardaki hareketliliğe önemli bir katkı sağladı” diyerek yatırımcılara da gerekli ortamların mutlaka sağlanması gerektiğini söyledi.

Aremas Gayrimenkul hangi projeler üzerinde çalışıyor?

Aremas  Gayrimenkul’un Türkiye’deki projeleri hakkında bilgilendirmede bulunan Arslan, “Halk GYO, Vakıf GYO ortaklığını yürütüyoruz. Tepe Aydos ve Rönesans Piazza projesiyle ilgileniyoruz. Vakıf GYO Başıbüyük projesiyle çalışıyoruz. Tahincioğlu’nun Ataşehir Nida Kule projesinin kiralamasını yürütüyoruz. Yüksel İnşaatın Çubuklu projesinin geliştirmesini üstlendik. Kandilli’de başka bir projemiz var. Şu anda onun da geliştirme çalışmalarına başladık. Ak Zirve’nin Strada projesinin geliştirme danışmanı biziz, satış pazarlamasını da biz yapıyoruz. Yine  Ak Zirve’nin Zeytinburnu Ambarlar projesinin de geliştirmesini biz yürütüyoruz. Greenox’la çalışıyoruz. Onun satışını yapıyoruz. Ofis departmanı olarak Apa Nef’i kiralıyoruz. Anadolu Holding’in Kartal’daki yeni projesi üzerinde çalışıyoruz. Yakın zamanda da Aksoy Holding’in Bodrum projesine başladık” dedi.

“Gücün satıcıda değil, alıcıda olduğu dönemi yaşıyoruz”

“İstanbul’da alıcısına fırsat sunduğunu ifade edebilen konut projelerinin hemen hemen hepsi satıyor” diyen Arslan, “Fakat bunun aksine, kendisini düşünerek daha fazla fiyatlarla konut satmaya çalışan projelerde ise bir hareketlilik yok. Bu bir gerçek. Çünkü gücün satıcıda değil alıcıda olduğu dönemi yaşıyoruz” diye konuştu. Konuşmasının devamında Emlak Konut’un ‘Güçlü Türkiye İçin Birlik Vakti’ kampanyasını değerlendiren Arslan, “Bu kampanyaya biz de dahil olduk. Müşterinin satış ofisine girebilmesi için faydalı bir kampanya. Zaten müşteri satış ofisine girdikten sonra, müşterinin kendi ekonomik durumuna göre ödeme planı üretebiliyorsunuz. En mantıklı ödeme planı 60 ay sıfır faiz modeliydi, müşterilerin birçoğunun tercih ettiği model de bu oldu. Eğer 60 ay sıfır faizle ödeyemiyorsanız, 120 ay 0,45 faizle ödeyeceksiniz. Bundan daha uzun bir vadede de ödeme yapmak çok gerçekçi olmuyor” ifadelerini kullandı.